Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 14662 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 17597 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : ERZURUM 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 03/07/2014NUMARASI : 2013/603-2014/835Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dava dilekçesinde; davalı ESKİ'nin abonesi olduğunu, davalının 2012 Aralık dönemi için 76.631,00 TL su borcu taahhuk ettirdiğini, bu bedeli su kesintisi olmaması için ödemek zorunda kaldıklarını, 2012 yılında aylık ortalama 500-600,00 TL su faturası geldiğini, bir ayda 15 bin ton su kullanılamayacağını, öncesinde 110 ton su kullanıldığını, davalının su bedelinin zamanaşımına uğradığını, 10.000,00 TL nin reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının aboneliğinin son endeksin okunduğu 2012 yılından çok önceye dayandığı, bu su abonesinin 5216 sayılı Büyükşehir Yasası kapsamında 2005 yılında Ilıca Belediyesinden müvekkili idareye devredildiğini, ancak kullanılan su bedelinin 2012 yılına kadar ödenmediğini, aboneliğin 1999 yılından itibaren başlatılmış olup o günden itibaren şimdiye kadar su bedelinin ödenmediğini, sayacın bulunduğu fiziki ortamın personel tarafından okumaya elverişli olmadığı görüldüğünden bu hususun düzeltilmesi fiziki açıdan rahat bir okumanın sağlanabilmesi için davacı tarafa gerekli ikazların yapıldığını, ancak taleplerinin yerine getirilmediğini, 2012 yılına ait faturaların eklendiğini, öncesinde herhangi bir ödeme belgesi sunmadıklarını, 2012 yılı aralık ayında tahakkuk ettirilen miktarın bir aylık sarfiyat olmadığını, önceki yıllardan itibaren kullanılan su bedeli olduğunu, iddia edildiği gibi sayaçta herhangi bir arızanın bulunmadığını, müvekkili idare tarafından davaya konu sayacın Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Erzurum Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü ölçü ve Ayar Şube Müdürlüğü tarafından yapılan muayenesinde herhangi bir hatanın olmadığının tespit edildiğini, ayrıca B.... Ölçü Aletleri San. ve Tic Ltd. Şirketine gönderilmiş yazı ile sayacın doğru çalıştığının rapor edildiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, su aboneliğine ilişkin tahakkuk ettirilen faturanın ödenmesi sonrası bu bedelin tahsili talebine ilişkindir.Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, su sayacının doğru çalışıp çalışmadığının kontrolü ile yetinilmiş, sayacın çalışmasında hata olmadığı belirtilerek, tahakkuk ettirilen borçta da hata olmadığı kanaati ile rapor sunulmuş, mahkeme tarafından da bu rapora dayanılarak hüküm kurulmuştur. Oysa ki tahakkuk ettirilen su borcunun 14 yıllık birikimin sonucu olduğu, zamanaşımının gündeme geleceği davacı tarafından iddia edilmektedir. Uzun bir döneme ait su borcu hesaplanırken, sadece sayacın doğru çalıştığı dolayısıyla tahakkuk ettirilen borcun yerinde olduğunu söylemek hatalı olacaktır. Çünkü her yıl için su bedeli ve tüketim miktarı farklı boyutlarda seyredecektir.Somut olayda eksik değerlendirmelerin yer aldığı bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması hatalı olmuştur. Mahkemece öncelikle aboneliğin ilk defa yapıldığı 1998 yılından itibaren alacak dökümleri ilgili kurumdan getirtilmeli, dosya konusunda uzman üçlü bilirkişi heyetine tevdi edilmeli, bu borçların doğduğu tarihteki tarife ve fiyatlara göre borcun hesaplanması istenilmeli, davacı vekilinin zamanaşımı itirazı da nazara alınarak Türk Borçlar Kanunu'nun zamanaşımı hususundaki düzenlemeleri göz önünde bulundurularak hazırlanacak rapor doğrultusunda karar verilmelidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.