Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14497 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1996 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : KIRŞEHİR 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 29/09/2014NUMARASI : 2010/127-2014/833Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar K.. K.., A.. B.., Y.. G.., A. D.mirasçıları, N.. K.. mirasçıları vekili ve davalı E.. D.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacılar vekili, dava dilekçesi ile; davalılar A. D., K.. K.., A.. B.., Y.. G.. ve N.. K..'nın kat malikleri olduğu binanın çatısını saç levha ile kapatmak için diğer davalılar E.. D.., M.. E.. ve Ö.. B.. ile anlaştıklarını; 03/04/2010 tarihinde, davacıların, çocukları Serhat ile birlikte evlerinin bulunduğu karşı apartmanın önüne geldiklerini; davalılar E.. D.., M.. E.. ve Ö.. B..'ın ellerindeki saç levhayı yere düşürdüklerini, levhanın Serhat'ın başına isabet ettiğini, çocuğun vefat ettiğini; davalıların olayda sorumlu olduklarını; davacıların destekten yoksun kaldıklarını, elem ve acı çektiklerini ileri sürerek; fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, 2.500.00.- er TL maddi tazminat ile 125.000.00.- er TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacılar vekili ıslah dilekçesi ile de, maddi tazminat yönünden talep sonucunu 16.513.28.- TL'ye yükseltmiştir.Davalılar A. D., K.. K.., A.. B.., Y.. G.. ve N.. K.. vekili ile davalı E.. D.. vekili cevap dilekçelerinde davanın reddini istemişlerdir.Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, davacı F. O. için 10.498.07.- TL maddi, davacı B.. O.. için 6.015.21.- TL maddi, her iki davacı için 100.000.00.- er TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalılar K.. K.., A.. B.., Y.. G.., A. D.mirasçıları, N.. K.. mirasçıları vekili ve davalı E.. D.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.6100 sayılı HMK.nun 27.maddesinde; "Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu hak; yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içerir" düzenlemesi yeralmaktadır.Davalı N.. K.. mirasçıları vekili temyiz dilekçesi ile; davalı N.. K..'nın yargılama sırasında karar tarihinden önce 14/03/2012 tarihinde öldüğünden ve ölü kişi hakkında hüküm kurulduğundan sözetmiştir.Temyiz aşamasında ibraz edilen veraset ilamında; davalı N.. K..'nın 14/03/2012 tarihinde öldüğü anlaşılmaktadır. Ancak, ölü kimse aleyhinde hüküm tesis edilemeyeceğinden (taraf ehliyeti sona erdiğinden) davalı N.. K..'nın veraset ilamı ile belirlenen tüm mirasçılarına husumet yöneltilerek, onlara karşı davaya devam edilmesi sağlanmalıdır.Mahkemece yapılacak iş; HMK.'nun 27.maddesine uygun şekilde anılan davalının mirasçılarının davaya katılımlarının sağlanması (taraf teşkilinin tamamlanması), savunmalarını ve varsa delillerini bildirmelerine imkan tanınması, delillerin değerlendirilmesi ve sonucuna uygun bir karar verilmesinden ibarettir. Mahkemece, taraf teşkili sağlanmadan, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.Bozma nedeni göre, davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.