MAHKEMESİ : DENİZLİ 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 05/04/2012NUMARASI : 2010/350-2012/109Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili, tarafların 28.05.2008 tarihinde boşandıklarını, boşanma kararı ile birlikte velayeti davalıya verilen müşterek çocuk Bilal Bartın için aylık 150,00 TL katılım nafakasına hükmedildiğini, davacının davalıya nafaka borcu nedeniyle toplam 22.800,00 TL ödeme yaptığını, davacı tarafından ödeme yapılmasına rağmen, davalı tarafça Denizli 1.İcra Müdürlüğünün 2009/12882 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ileri sürerek, davacının icra takibi nedeniyle davalıya borcunun bulunmadığının tespitine, kötü niyetle takibin devam ettirilmesi sebebiyle davacı lehine %40'tan az olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davacının nafaka borcunu düzenli ödemediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davacı C.. P..'ın davalı O.P..aleyhine açtığı menfi tespit talebini içerir davasının kısmen kabulüne, davacı C.. P..'ın Denizli 1.İcra Müdürlüğünün 2009/12882 esas sayılı takip dosyasından dolayı davalı O. P..'a 3.000,00 TL asıl alacak ve 139,63 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.139,63 TL borçlu olmadığının tespitine, davacı C.. P..'ın fazlaya ilişkin menfi tespit talebini içerir davasının reddine, sonuca ulaşmak yargılamayı ve hukuki yorumu gerektirdiğinden ve taraflar taleplerinde kısmen haklı görüldüklerinden icra tazminatı taktirine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 4.maddesi uyarınca, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun kapsamındaki Aile Hukukundan (2.kitabı) doğan dava ve işler Aile Mahkemesinde görülür.Davacının fazla ödediğini iddia ettiği iştirak nafakasına ilişkin talebinin de TMK'nun 195 ve devamı maddelerinden kaynaklandığı ve dolayısıyla “Aile Hukukuna” ilişkin bulunduğu anlaşılmaktadır. Talep, Aile Hukukundan doğduğuna göre, açılan bu davanın 4787 sayılı yasanın 4.maddesi gereğince Aile Mahkemesinde bakılması gerekmektedir. O halde mahkemece, davada görevli mahkemenin aile mahkemesi olduğundan bahisle davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir. Bozma nedenine göre, sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 05.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.