MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 12. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 22/10/2013NUMARASI : 2011/502-2013/502Taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklanan alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacılar vekili, dava dilekçesinde; müvekkillerinin murisi E. A. ile dava dışı arsa sahipleri arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, sözleşmeye müteakip davalılar ile davacıların murisi E. A.arasında inşaatın yapımı hususunda kurulan adi ortaklık ile inşaatın tamalandığını, daha sonra arsa sahipleri tarafından eksik işler nedeni ile E. A. aleyhine açılan alacak davası sonucunda hükmedilen bedelin muris tarafından ödendiğini, davalıların kendi paylarına düşen kısımlarını ödemediklerini ileri sürerek; toplam 37.217,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, cevap dilekçesinde; borçlarının olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dosya kapsamına göre; davanın kısmen kabulü ile, 29.474,36 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmiştir.Hükmü, taraf vekilleri temyiz etmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın tüm, davacı tarafın aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.Davacı tarafın faizin başlangıç tarihine yönelik temyiz itirazlarına gelince;Davalı M.. İ.. aleyhine dava konusu alacak için Ümraniye 1.İcra Müdürlüğü'nün 2008/385 E sayılı dosyası ile takibe geçildiği, ödeme emrinin 16.01.2008 tarihinde davalıya tebliğ edildiği, bu tarihten itibaren temerrüt oluştuğu; diğer davalı Ş.. A.. açından ise, Ümraniye 3.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/78 E sayılı dosyasında, 12.03.2010 tarihinde duruşmaya katılarak dava konusu alacaktan haberdar olduğundan, bu tarihin temerrüt tarihi olarak kabul edilmesi gerektiği davacı tarafça yargılama aşamasında vurgulanmasına ve 02.07.2013 tarihli ek raporda da, davalı Murat İpek'in 16.01.2008 tarihinde ve Ş.. A..'ın ise 12.03.2010 tarihinde temerrüde düştüğü belirtilmesine rağmen, mahkemece faizin başlangıç tarihine ilişkin bu olgular değerlendirilmeden, dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru olmamıştır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.