Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14390 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 16994 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : BURSA 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 08/01/2014NUMARASI : 2013/827-2014/8Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, davalının meskeninde abone olmaksızın doğalgaz tüketimi yaptığının tespit edildiğini, Doğalgaz Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğine göre hesaplama yapılıp kullanımın faturalandırıldığını, tahakkuk ettirilen bedelinin tahsili için davalı aleyhine başlatılan takibe haksız olarak itiraz ettiğini öne sürerek, itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece; davacının sunduğu doğalgaz dağıtımı hizmetinden davalının faydalandığı, taraflar arasında 4077 sayılı yasada tanımlanan şekilde satış sözleşmesi ilişkisi bulunduğu, bu nedenele uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.Hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun “Amaç” başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra “Kapsam” başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gereklidir. Somut olayda, taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin hukuki bir işlem bulunmaması karşısında, 4077 sayılı kanun hükümlerinin uygulanması da mümkün değildir. Bu duruma göre, uyuşmazlığın çözümü genel mahkemelerin görevi içerisindedir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Hal böyle olunca; mahkemece, işin esasına girilerek oluşacak sonuç dairesinde hüküm tesisi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.