Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14212 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 7061 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : SİVEREK 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 12/12/2013NUMARASI : 2012/560-2013/670Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dava dilekçesinde; kendisinin Siverek ilçesi Taşıkara Birliği Sepetören mevkiinde adına tapulu taşınmazların olup çiftçilik yaptığını ve Dedaş Şanlıurfa Bölge Müdürlüğünde 71180 numaralı abonenin adına kayıtlı olduğunu ve bu abone üzerinden taşınmazlarında sulu tarım yaptığını, davalı kuruma kendisinin hiçbir borcunun olmadığını, köydeki bir husumet yüzünden 2010 yılında ailesini alarak Siverek ilçe merkezine yerleştiğini ve adına kayıtlı olan geçici olarak kapatılması için Şanlıurfa Dicle Dağıtım Müessese Müdürlüğüne 14.07.2010 tarihinde başvurduğunu ve aboneliğinin geçici olarak kapattırdığını, bu tarihten beri elektrik kullanmadığını, aboneliğini açtırmadığını, ekte sunmuş olduğu 13.04.2012 tarihli belgede de borcunun olmadığı yazılmasına rağmen Dicle Elektrik Müessese Müdürlüğü tarafından bila tarihli ve 071719 numaralı fatura ile adına 50.384,00TL borç çıktığını, bu nedenle davalı kuruma borçlu olmadığına dair karar verilmesini talep ve dava etmişledir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; 71180 numaralı tarımsal sulama abonesine sayacın 21.05.2012 tarih 16344 sayaç değiştirme tutanağı ile değiştirildiğini, davacı tarafa ait eski sayacın çalınmış olduğundan dolayı endeks verilerinin alınamadığını, sayaca ait fatura çıkmayan dönem olan 01.06.2011 tarih 15.09.2011 tarihleri arasındaki pamuk ve mısır sulama dönemi ve 15.03.2012-30.04.2012 hububat sulama dönemi ile birlikte toplam 152 gün sulama dönemi için kurulu güç üzerinden tahakkuk hesaplanarak 50.384,00TL fatura edilerek davacı tarafa tebliğ edildiğini, her ne kadar davacı 10.07.2010 tarihinden bu yana elektrik sayacını kullanmadığını belirtmiş ise de, bu hususların Dedaş ve İlçe Tarım Müdürlüğüne müzekkere yazılarak açıklığa kavuşturulmasını, bu nedenlerle haksız ve yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, davalı idarece her ne kadar geçmiş döneme ilişkin olarak 50.384,00TL'lik endeks esaslı olmayan fatura tanzim edilmiş ise de, davalı idareden gelen belgeler incelendiğinde, davacının 14.07.2010 tarihli aboneliğinin geçici olarak kapatılması talebine ilişkin olarak davacının enerjisinin kesildiği, buna ilişkin 0058 sayılı enerji kesme tutanağının düzenlendiği, akabinde 13.06.2012 tarihinde 1387 sayılı tutanak ile yeniden enerji verilmeye başlandığı, belirtilen tarihler arasında, belirtilen sulama aboneliğinin geçici olarak kapalı olduğu, davalı idarece davacıya bu tarihler arasında enerji verilmediği, aksinin davalı idarece ispat edilemediği, davacının belirtilen tarihler arasında destekleme almasının tek başına davacının enerji kullandığının ispata yeterli olmadığını, davalı idarece düzenlenen geçmişe yönelik kurulu güç üzerinden hesaplanan faturanın dayanağının bulunmadığı anlaşılmakla, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, tarımsal sulamaya ilişkin olarak tahakkuk ettirilen 50.384,00 TL elektrik fatura bedelinden borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.Uyuşmazlık, davacının aboneliğini, 14.7.2010-13.6.2012 arasında geçici olarak kapattırması karşısında, bu tarihlere ilişkin olarak kaçak elektrik kullanıp kullanmadığı, kullandıysa miktarının ne olduğu konusundan kaynaklanmaktadır.Somut olayda, davacının; 2.7.2010 tarihinde, sayacın mühürlenmesi için Kuruma dilekçe verdiği, daha önce de sayacın giriş kablolarının yandığı iddiasıyla dilekçe verdiği, 14.7.2010 tarihinde, aboneliğin geçici olarak kapatılmasını talep ettiği, 12.4.2012 tarihinde, elektrik panosunun çalındığına dair jandarma tespit tutanağı düzenlendiği, 21.5.2012 tarihinde, davacının başvurusu üzerine sayaç değiştirme işlemi yapıldığı ve tutulan tutanakta, taşınmazda hububat ekili olduğunun belirtildiği, 1.6.2012 tarihinde ise, taşınmazda hububat ekili olduğunun belirlenmesi nedeniyle 152 günlük sulama dönemi için kurulu güce göre hesaplama yapılarak fatura düzenlendiği, ayrıca, davacının destekleme alımı yaptığının mahkemece tespit edildiği anlaşılmaktadır.Bu durumda, tutanakta hububat ekimi yapıldığının belirtilmesi hususuda dikkate alınarak, dava konusu yerde ekim yapılıp yapılmadığı, sulamanın ne şekilde yapıldığı ve elektrik enerjisi kullanılmışsa bunun nereden sağlandığı, mümzi tanıklar da dinlenmek suretiyle detaylı araştırma yapılarak karar verilmesi gerekirken yukarıda açıklanan hususlar dikkate alınmaksızın, eksik inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.