MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİTaraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkilinin Mayıs-Ekim ayları arasında yüzücü yetiştiren, ihtisas derneği olarak kurulmuş sadece yaz aylarında açık olan bir tesis olduğunu, 07.04.2007 tarihinde davalı elemanları tarafından su sayacının ters takılarak müdahalede bulunulduğundan bahisle kaçak tutanağı tutulduğunu, kesinlikle sayaca müdahalede bulunulmadığını, 2004 yılı kış aylarında İSKİ'nın su borularını değiştirdiğini, sayacın bu esnada davalı elemanlarınca takıldığını, kış aylarında kapalı olan tesisin 3.893.290.000 TL (3.893,290 TL)'lik su kullanmasının mümkün olmadığını iddia ederek, davacıdan tahsil edilen 3.941 TL'nin işleyecek faiziyle geri alınmasını talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesi ile; yaptıkları kontrol esnasında davalı derneğin tesisatındaki su sayacının tesisata ters bağlandığının görüldüğünü ve buna ilişkin olarak 07.04.2004 tarihli tutanağın düzenlendiğini, yapılan bu eylem için tarifeler yönetmeliğinin ilgili maddelerine göre kaçak su cezası tahakkuk ettirildiğini, yapılan işlemin yasa ve yönetmeliklere uygun olduğunu belirtere,k davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, labarotuvar analiz sonuçlarında ve ... yazışmalarında dava konusu edilen 513993 nolu sayaca müdahale olmadığı bildirildiğinden .... tarifeler yönetmeliğinin 36.4.2 maddesi kapsamında kaçak su uygulaması yapılmayıp eksik tahakkukların tamamlanması öngörüldüğünden bilirkişi raporunda belirtilen 83 günlük süre içinde davacının ortalama tüketimi gözetilerek davanın kısmen kabulü ile 3.367,15 TL alacağın dava tarihinden itibaren değişken yasal faiz oranı uygulanmak suretiyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya yönelik isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay 13.Hukuk Dairesi tarafından yapılan inceleme ile; ''...Mahkemece tanık anlatımları ile doğrulanan kaçak su tutanağı içeriğine itibar edilerek, ters bağlantı yapılmak suretiyle kaçak su kullanıldığının kabulünde zorunluluk bulunmaktadır. Yukarıda belirtilenilkeler çerçevesinde yargılama yapılarak hüküm tesisi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.'' gerekçesi ile bozulmuştur.Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama ile; davacının ters bağlantı yapmak suretiyle kaçak su kullandığının kabulü ile davacıdan haksız yere tahsil edildiği anlaşılan 2.451,66 TL'nin davacıya iadesine dair kısmen kabulü kararı verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Bozmaya uyulmuş ise de gereği tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki;Hükme esas alınan 03.01.2012 ve 28.05.2012 havale tarihli kök ve ek raporlara bakıldığında, halen yürürlükte bulunan .... tarifeler yönetmeliğinin 36/2.maddesine göre kaçaksu kullanımı için hesaplanan sürenin 90 günden fazla olması durumunda, inandırıcı delil ve belgelerle ispatı ve ibrazı gerektiği, bunun mümkün olmaması durumunda kaçaksu kullanım süresi abone olanlar için endeks okuma periyodu, olmayanlar için 90 gün kabul edileceğinin yer aldığının belirtildiği, abone olan davacı için endeks okuma periyodu esas alındığında bunun 30 gün olduğunun belirtildiği görülmektedir.Oysa, raporda bahsi geçen dava tarihinde yürürlükte bulunan ... tarifeler yönetmeliğinin anılan 32. maddesine bakıldığında ''İçme suyu ve atık su şebekeleri proje yapım şartları'' başlığını taşıdığı, bunun yanında kaçaksu kullanma süresinin 46.maddede açıklandığı ve maddenin 2.fıkrasının ''Hesaplanan sürenin 90 günden fazla olması durumunda inandırıcı delil ve belgelerle ispatı gereklidir, bunun mümkün olmaması durumunda kaçak su kullanma süresi 90 gün kabul edilir'' hükmünü içerdiği görülmektedir.Somut olayda davaya konu olan kaçak tespit tutanağı 07.04.2004 tarihlidir. O halde kaçak kullanma eyleminin gerçekleştirildiği tarihte yürürlükte olan tarifeler yönetmeliğinin dosya arasına alınarak, bu çerçevede uzman bilirkişiden rapor alınması ve varılacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken yukarıda bahsi geçen dosya içeriğiyle uyumlu olmayan bilirkişi raporuna itibar edilerek karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 09.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.