Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1418 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17116 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : KOCAELİ 3.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 22/11/2012NUMARASI : 2008/292-2012/545 Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının aboneliği sürdüğünden tahakkuk eden borçlardan sorumlu olduğunu belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Mahkemece kısa kararda; davanın kısmen kabul ve kısmen reddine, Davalının takibe vaki itirazlarının kısmen iptaline, takibin taktiren 6.500,00 TL asıl alacak yönünden devamına, takip tarihinden itibaren reeskont avans faizi oranının uygulanmasına, Fazlaya ilişkin istemin reddine karar verildiği, gerekçeli kararda ise, davanın kısmen kabul ve kısmen reddi ile, davalının Kocaeli 3. İcra Md.'nün 2008/8010 Esas sayılı takibine vaki itirazlarının kısmen iptaline, takibin takdiren 6.500,00-TL asıl alacak yönünden devamına, takip tarihinden itibaren reeskont avans faizi oranının uygulanmasına, Davalı, itirazlarında kısmen haklı çıktığından ve alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı istemlerinin ve fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Kısa kararda icra inkar tazminatı talebi hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmediği halde gerekçeli kararda icra inkar tazminatı talebinin reddedildiği anlaşılmaktadır. Kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkraları arasında çelişki bulunmaktadır. 0.04.1992 gün ve 1991/7 Esas-1992/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca kısa karar ile gerekçeli kararın çelişik bulunması hali bozma nedeni oluşturmaktadır. Anılan içtihadı birleştirme kararı gereğince, kısa kararla bağlı olmaksızın ve dosya münderecatına göre mahkemece bu hususlar gözönünde tutularak vicdani kanaate göre karar verilmelidir. Bozma nedenine göre, diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.