MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde; davalı ...’nin dava dışı ...vekili olarak davacı aleyhine ihtiyati haciz kararı alarak (2009/35 D.İş) ... İcra Müdürlüğünün 2009/1838 E. sayılı dosyası ile davacı aleyhinde takibe girişildiğini, bu dosya üzerinden davalı ...’a müzekkere yazılarak 24.563 TL’nin davacının (takip borçlusu) hesapları üzerine bloke konularak bedelin dosyaya gönderilmesi için müzekkere yazıldığı, anılan bedelin davalı ... (takip alacaklısı vekili) hesabına davalı bankaca gönderildiğini belirterek; davalı bankanın parayı İcra Müdürlüğüne göndermesi gerekirken, diğer davalının şahsi hesabına göndermesi nedeniyle, davalı ...’nin ise bankaca şahsi hesabına gönderilen parayı aldıktan sonra hukuka aykırı şekilde ihtiyati haciz ve icra talebinden feragat ederek davaya itiraz etme yolunu kapatarak birlikte kusurlu olduklarından 24.563 TL’nin tahsili için girişilen icra takibine itirazın iptali istenilmiştir.Davalı ... cevabında, vekil sıfatıyla hareket ettiğini, husumet yöneltilemeyeceğini belirtmiş, yetki ve zamanaşımı itirazında bulunmuş, mesnetsiz açılan davanın reddini dilemiştir.... vekili cevabında; zamanaşımı def’inde bulunmuş, davacı yanın parayı kendi rızası ile diğer tarafa ödeneceğini bilerek banka hesaplarına yatırdığını, ardından rızası yok gibi davranıp dava açtığını belirtip davanın reddini dilemiştir.Mahkemece; davalı ...'nin vekil sıfatıyla hareket ettiği ve davalı sıfatı bulunmadığı gerekçe gösterilerek hakkındaki dava reddedilmiş, davalı... yönünden ise; davacıya ait hesaptan, diğer davalının şahsi hesabına para göndermekle basiretli tacir gibi hareket etmediği ve kusurlu olduğu, ancak davanın haksız fiil ve sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayandığı, davalı bankanın zamanaşımı def’i bulunduğu gerekçe gösterilerek, açılan davanın zamanaşımı yönünden reddine karar verilmiştir.Hükmü davacı vekili temyiz etmektedir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalılardan ... yönünden sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, somut olayda; davacı, banka müşterisi olup, banka nezdinde bulunan hesabından, diğer davalı ...’nin şahsi hesabına para gönderilmiştir.Davacı ile davalılardan... arasında sözleşmeye dayalı bir ilişki bulunmaktadır. Sözleşmeye dayalı davalar için ise Borçlar Kanununun 125.maddesi gereğince 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerekmektedir.Mahkemece, mevcut sözleşme ilişkisi nedeniyle BK.nun 125.maddesi uyarınca 10 yıllık zamanaşımı uygulanması gerektiği gözönüne alınmak suretiyle karar verilmesi gerekirken, yanılgılı düşünce ve yazılı gerekçe ile zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.