Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13861 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16049 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ALANYA 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 11/09/2013NUMARASI : 2010/167-2013/359Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dilekçesinde; Alanya 3. İcra Müdürlüğü'nün 2008/902 Esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında 18131 nolu abonelikten kaynaklanan fatura alacağının tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin borçla ilgisinin bulunmadığını belirterek hakkında başlatılan toplam 33.371,63 TL icra takibine konu borçtan dolayı borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Davalı vekili davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.Davacı vekili 19.04.2013 tarihli celsede, davaya konu icra dosyasına, borcu ödediklerini, davaya istirdat davası olarak devam ettiklerini beyan etmişlerdir.Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile Alanya 3. İcra Müdürlüğünün 2008/902 Esas sayılı takip dosyasındaki borcun 21.642,68 TL'si yönünden davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm,davacı vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. Dava, icra takibinde talep edilen miktarda borçlu bulunmadığının tespiti istemine ilişkin olup, yargılama sırasında takip konusu borcun fer'ileri ile birlikte ödenmek zorunda kalındığı dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.İİK.nun 72/6.maddesi hükmünce, menfi tespit davasının açılmasından sonra yargılama sürecinde borç ödenmiş ise ıslaha dahi gerek olmaksızın davacının talebi üzerine davaya istirdat davası olarak devam olunur.Ne var ki mahkemece, davanın istirdat davasına dönüştüğü nazara alınmadan İİK.nun 72/6 maddesine aykırı olarak davaya menfi tespit davası olarak devam edilmesi ve karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 22.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.