Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13840 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8794 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : ALANYA 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 19/03/2014NUMARASI : 2010/810-2014/120Taraflar arasındaki istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dilekçesi ile; davalı şirketin 22.05.2008 tarihinde yaptığı rutin kontroller sırasında davacının işlettiği ..... Otelin 348790 abone no.lu elektrik sayacında elektrik tüketiminin tam kaydedilemediği iddiası ile 22.05.2008 tarihli 113253 no.lu tutanağı tanzim ettiği ve 2.217,63TL fatura düzenlendiğini, bilahare yeniden ek tahakkuk denmek suretiyle aynı dönemle ilgili ve mükerrer olarak 21.07.2008 tarihli 23.762,40TL bedelli ek tahakkuk faturası düzenlendiği iddia edilerek, davacı şirketten haksız yere 23.762,40TL'nin tahsil edildiği 21.07.2008 tarihinden itibaren hesaplanacak ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili dilekçe ve aşamalarda davanın reddini dilemiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, 14.395,60 TL'nin 21.07.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Dava; elektrik abonesi olan davacı şirketin, kaçak enerji kullandığı iddiasıyla, davalı tarafından tahakkuk ettirilen 23.762,40TL'lik ek tahakkuk faturası nedeniyle ödediği bedelin istirdadı istemine ilişkindir.Mahkemece alınan 23.03.2013 tarihli ilk bilirkişi raporunda; davacının bedel iadesi talebinin yerinde olmadığı ifade edilmiş, 20.02.2014 tarihli son bilirkişi raporunda ise; davacının 9.366,80TL ek tüketim bedelinden sorumlu olduğu, 14.395,60TL'nin davacıya iade edilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Mahkemece son rapor esas alınarak hüküm kurulmuştur. Bu haliyle bilirkişi raporları arasında açık çelişki bulunmaktadır.Kural olarak, bilirkişi raporları arasında çelişki varsa hakim çelişkiyi gidermeden karar veremez. (HMK 266.md vd.)Somut olayda , mahkemece raporlar arasındaki çelişki giderilmeden eksik inceleme ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.O halde mahkemece; konusunda uzman bilirkişilerden oluşturulacak yeni bir bilirkişi kuruluna, tüm belgeleri ve önceki raporları incelettirip, çelişkileri de giderecek nitelikte rapor hazırlanması sağlandıktan sonra hasıl olacak sonuç dairesinde hüküm tesis edilmelidir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince taraflar yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 09.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.