MAHKEMESİ : ÇATALCA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 09/10/2012NUMARASI : 2011/252-2012/276Taraflar arasındaki sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili davacının, davalıya ait 882 parsel sayılı taşınmazın 1000 m2'lik kısmını 03.03.2008 tarihli harici satış sözleşme ile 10.000 TL'ye satın aldığını, satış bedelini davalıya ödediğini fakat davalının taşınmazın tapu kaydını davacı müvekkili adına devretmediğini ve bir üçüncü kişiye sattığını belirterek, ödenen taşınmaz bedeli olan 10.000 TL'nin sözleşme tarhinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.Davalı cevap dilekçesi sunmamış, duruşmadaki beyanında ise; davacı tarafça satış bedeli ödenmediği için taşınmazın tapu kaydını davacı adına devretmediğini belirtmiştir.Mahkemece, davanın kabulü ile 10.000 TL bedelin 03.03.2008 (sözleşme) tarihinden itibaren işleyecak yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Dava sebepsiz zenginleşmeye dayanan iade davasıdır. 818 sayılı BK.101/1 maddesi (6098 sayılı TBK'nın 117. Maddesi) uyarınca muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur. Bu nedenle, sebepsiz zenginleşmede hukuki sebebine dayalı alacak davalarında, hükmedilen bedele gecikme faizi yürümesi için borçlunun yani haksız mal edinenin ya bir ihtar ile ya da aleyhine bir dava açılmak suretiyle temerrüde düşürülmesi gerekir. BK. nun 101. maddesi uyarınca; davalının dava tarihinden önce temerrüde düşürüldüğü iddia ve ispat edilmediğinden, sebebsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacağa dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, sözleşme tarihten itibaren faize hükmedilmesi doğru görülmemiştir.Ancak, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden bu yöne ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün birinci fıkrasında yer alan “...03/03/2008 tarihinden itibaren...” ifadesinin karar metninden çıkartılarak yerine "...dava tarihinden itibaren...” ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesi ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 08.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.