MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİTaraflar arasındaki iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dilekçesinde; tarafların ... 4. Aile Mahkemesinin 2011/430 Esas ve 2012/63 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını ve bu kararla velayeti davacıya verilen 18/10/2005 doğumlu müşterek çocuk ... lehine aylık 250,00 TL iştirak nafakası bağlandığını, 2012 yılında hükmedilen bu nafakanın günün ekonomik koşulları ve müşterek çocuğun büyümesi ve ihtiyaçlarının artması sonucu yetersiz kaldığını ileri sürerek; iştirak nafakasının aylık 750,00 TL'ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; elden ödediği nafakalar için davacının icra takibi başlattığını, kesintilerden sonra eline aylık 900,00 TL maaş kaldığını, kendisinin herhangi bir malvarlığının olmadığını, evinin kira olduğunu ve hamile olan eşinin geçimini zor sağladığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, müşterek çocuk ... lehine 250,00 TL iştirak nafakasının dava tarihi olan 09/09/2015 tarihinden itibaren aylık 300,00 TL'ye çıkartılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkindir.TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır". Aynı Yasanın 328/1.maddesine göre de; "Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur" (TMK. 330/1).İştirak nafakasının; çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşullarındaki paranın alım gücü ile genel ihtiyaçlarına uygun olarak ana babanın mali durumları da gözetilmek suretiyle takdiri gerekir.Somut olayda, yapılan sosyal ekonomik durum araştırmasına göre, davacının özel sektörde çalıştığı aylık 2200 TL maaş aldığı, kira ödediği; davalının ise, fabrikada işçi olarak çalıştığı, aylık 2.200 TL maaş aldığı, kira ödediği tespit edilmiştir.Bununla birlikte, ... 4. Aile Mahkemesinin 2011/430 Esas ve 2012/63 Karar sayılı boşanmaya ilişkin davanın dava tarihi 13.05.2011 olup, bu davanın açıldığı tarih itibariyle aradan geçen yaklaşık dört yıllık süre içerisinde, müşterek çocuğun büyümesi ve ihtiyaçlarının artması karşısında düşük kaldığı anlaşılmaktadır.Buna göre, mahkemece; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları, ekonomik göstergelerdeki değişim nazara alınarak, en azından TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranında artırılmasına karar verilmesi gerekirken, düşük miktarda yapılan artırımla müşterek çocuk için aylık 300,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, HUMK'nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 30.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.