Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 13636 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 4928 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ : KDZ.EREĞLİ AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 12/12/2014NUMARASI : 2014/388-2014/811Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, dava dilekçesi ile; ortak çocuk için aylık 100.00.- TL iştirak nafakası ödendiğini, bunun yetersiz olduğunu ileri sürerek, nafakanın 2.000.00.- TL ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı cevap dilekçesi ile; davanın reddini istemiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, iştirak nafakasının aylık 450.00.- TL ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.TMK.182/2. maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur.Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır".Aynı yasanın, TMK 327.maddesinin 1.fıkrası " Çocuğun bakımı eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır" hükmünü, 330.maddesinin 1.fıkrasının ilk cümlesi; "Nafaka miktarı çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir." hükmünü içermektedir.Yukarıda açıklanan yasa maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, iştirak nafakası; çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşulları ile genel ihtiyaçlar ve ana ile babanın mali durumlarına göre takdir edilir. Buna göre, nafaka takdirinde; çocuğun yaşça büyümesi nedeniyle artan ihtiyaçlar ile ana ve babanın mali durumalarındaki değişiklikler araştırılıp, önceki nafaka takdirinde taraflar arasında sağlanan dengeyi koruyacak bir karar verilmelidir.Somut olayda; artırılması istenilen nafakanın 05.01.2007 tarihinde kesinleşen boşanma davasında kararlaştırıldığı, bu davanın açıldığı 24.06.2014 tarihinde tarafların çocuğu T. Ö.'ün Anadolu Lisesi'nde öğrenim gördüğü, aradan geçen sürede büyüyen çocuğun eğitim ve öğretim koşullarının değişmesi nedeniyle ihtiyacının arttığı, aynı süreçte Banka Şube Müdürü olan davalı babanın da aldığı ücrette artış olduğu gerçektir.Buna göre mahkemece; velayeti anneye bırakılmış olan çocuğun ihtiyaçlarını azami ölçüde karşılayacak, davalının geliri ile de orantılı olacak şekilde daha uygun nafakaya hükmedilmesi ve bu suretle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, davacının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğunun kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.