Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13508 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 12717 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİTaraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacılar vekili dava dilekçesi ile; müvekkillerinin küçük kızları Hanife ile davalının iki aylık nişan dönemi sonunda yapılan düğün ile birlikte yaşamak için Kirazlı Köyünde bir araya geldiklerini, düğün tarihinde Hanife' nin yaşının tutmaması nedeni ile resmi nikah yapılmadığını, eşler arasında 07/02/2011 gecesi davalı ve annesi tarafından hakaretler edilerek kızın Kayseri'de oturan teyzesi ve eniştesi aranarak gelmelerinin istendiğini, teyze ve eniştesinin damadın evine geldiklerinde kendilerine Hanife'nin kız olmadığı söylenerek götürmelerinin söylendiğini, Hanife'nin ise 08/02/2011 tarihinde Kayseri C.Başsavcılığına başvurarak davalı hakkında suç duyurusunda bulunduğunu ve davalı hakkında soruşturma açıldığını, bu dosyadan aldırılan 04/03/2011 tarihli E.Ü. Çocuk İhmali ve Suçlarını Engelleme Uygulama ve Araştırma Merkezi' nin raporu ilede davacının iddialarının haksız olduğunun ortaya çıktığını, davalının Hanife' yi toplum önünde küçük düşürdüğünü, Hanife' nin psikolojisini bozup kişilik haklarını zarara soktuğunu, onun elem ve ızdırap çekmesine, haksız yere utanç duymasına sebep olduğunu belirterek mağdur Hanife Soylu için 20.000,00.TL manevi tazminat ile davalıda kalan 22 Ayar 6 adet bilezik, 1 adet fantazi bilezik, 1 adet Reşatlı bilezik, 1 adet küpe ve kolyeden oluşan 22 ayar altın set, 1 adet çerçeve, lira ve zinciri, 6 adet 14 ayar yüzük ve bir çift küpenin mümkünse aynen iadesine, aynen iadesi mümkün değil ise fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 40.000,00.TL tutarındaki bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece taraflar arasında 04/02/2011 tarihinde yapılan düğün merasiminin TMK'nın 118.maddesinde düzenlenmiş "nişanlanma" olduğunun kabulü gerektiği belirtilerek ziynet eşyalarının iadesi talebinin reddine ve manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir .Somut olayda; dosyadaki tüm bilgi ve belgelere ve tanık beyanlarına göne, davacının davalı ile resmi nikah olmaksızın karı koca hayatı yaşamak üzere düğün yapıp biraraya geldiği anlaşılmaktadır. Yargıtay'ın yerleşmiş içtihatlarında bu tip durumlarda, eylemin haksız fiil niteliğinde olduğu ve nişan kapsamında değerlendirilemeyeceği vurgulanıp, davanın Aile Mahkemesinde değil, genel mahkemede bakılıp sonuçlandırılması gerektiği şeklindedir. Görev kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir. Mahkemece; taraflar arasındaki ilişkinin "nişan" olarak nitelendirilerek davaya "Aile Mahkemesi" sıfatı ile bakılarak eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı şekilde işin esası hakkında hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.