Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13444 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 13185 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİTaraflar arasında görülen ziynet eşyası alacağı davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde; düğünde takılan ziynet eşyalarının davalı tarafından bozdurulup harcanması nedeniyle ziynet eşyalarının bedeli olan 5.000 TL'nin, 31.12.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile 10.031 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Mahkemece, ziynet eşyalarının aynen iadesine, mümkün olmaması halinde ziynet eşyalarının bedeli olan 10.031 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, davacı vekili, dava ve ıslah dilekçesinde, dava konusu edilen ziynet eşyalarının bedelinin tahsilini talep etmiştir. Mahkemece, yapılan yargılama sonucu davanın kabulü ile ziynet eşyalarının aynen, mevcut değilse bedellerinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. HMK.nun 26.maddesi (1086 sayılı HUMK.nun 74.maddesi) hükmü gereği hakim tarafların iddia, savunma ve istekleri ile bağlı olup ondan fazlasına ya da başka bir şeye hükmedemez. Davacı, dava konusu ziynetlerin sadece bedelini talep etmiş olmasına karşın mahkemenin bu talebi aşarak hüküm altına aldığı ziynet eşyalarının aynen iadesine, bunun mümkün olmaması halinde değerinin tahsiline karar vermesi doğru görülmemiştir. (3.Hukuk Dairesi, 2013/5287 Esas, 2013/8822 Karar sayılı ilamı) Bundan ayrı olarak; davacı vekili davasını 13.12.2012 tarihinde ıslah ederek alacak talebini, 10.031 TL'ye yükseltmiştir. Mahkemece ıslah edilen kısım için de dava tarihinden itibaren faiz yürütülmüştür. Ancak, müddeabihin ıslah ile artırılan kısmına ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken, tüm alacağa dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.