Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13374 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 9447 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.Davacı, iş makinesini yağ filtresinin değişimi için davalının servisine bıraktığını, yağ filtresinin değişiminden sonra aracı teslim aldığını, kısa bir mesafe hareket ettikten sonra aracın arızalanarak durduğunu, arızanın orijinal filtre yerine yerli filtre takılmasından kaynaklandığını, aracın iki ay tamir ve onarımda kaldığını, bu süre zarfında aracı çalıştıramaması nedeniyle kazanç kaybına uğradığını öne sürerek, tamir ve bakım ücreti ile kazanç kaybının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, kusuru bulunmadığını savunmuştur.Mahkemece, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre davanın kabulüne karar verilmiştir.Kardan yoksun kalma zararı malvarlığının fiilden sonraki durumu ile, çoğalma ihtimali gerçekleşmiş olsa idi ulaşabileceği varsayılan (farazi) durumu arasındaki fark göz önünde bulundurularak hesaplanır. Somut olaya gelince; mahkemece bilgilerine başvurulan makine mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, davacının dava konusu olaydan önceki yıllara ait ticari defterleri ve vergi dairesi kayıtları incelenmeden, ortalama geliri duraksamasız belirlenmeden, aracın günlük kira bedeli ve tamir edilebilme süresi olan 10 gün üzerinden yapılan hesaplamaya göre, yoksun kalınan kâr kaybı belirlenmiş, aracın tamir masrafı ise hesaplanmamıştır. Mahkemece bu raporda açıklanan günlük kira bedeli üzerinden aracın tamirde kaldığı 82 gün için kazanç kaybına, servis fatura bedeli gözetilerek de aracın onarım bedeline hükmedilmiştir. Kârdan yoksunluk zararının sağlıklı biçimde hesaplanabilmesi için davacının önceki yıllara ait ticari defterleri ile vergi kayıtlarının uzman bilirkişi kuruluna inceletilerek aracın tamir edilebilme süresi olan 10 gün üzerinden kazanç kaybının belirlenmesi gerekir. Araç onarım bedelinin de ayrıca bilirkişiye hesaplatılması gerektiği kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, öncelikle davacı dava konusu olaydan önceki yıllara ait defterleri ile vergi kayıtlarının getirtilmesi, zararının kanıtlanması için taraflarca gösterilen ve gösterilecek tüm delillerin toplanması, daha sonra aralarında makine mühendisi ile mali müşavir bir bilirkişinin de bulunduğu yeni bir bilirkişi kurulu görevlendirilerek, ticari defterler ve vergi kayıtları inceletilmesi, kar-zarar durumunun, 10 günlük tamir edilebilme süresinde aracın çalışabileceği gün, muhtemel müşteri sayısı ile talep edilen hizmet bedelleri ve giderler dikkate alınarak net gelirin saptanması, bilirkişiden bu konuları açıklayıcı, muhtemel kârdan yoksunluk zararının ve araç onarım bedelinin hesap şeklini gösterir gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınması gerekirken, eksik araştırma ve soruşturma ile hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.