Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13078 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4424 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı dava dilekçesinde, müvekkili ...’ın oğlu 1995 doğumlu ...’ın 15.06.2001 tarihinde Merkeze bağlı ... Köyünde evlerinin önündeki sokakta oyun oynarken yerde bulunan elektrik tellerine dokunması neticesinde elektrik akımına kapılarak hayatını kaybettiğini, mütevaffa ...’un ölümüne sebep olan kopuk elektrik telinin davalı ... Anonim Şirketine ait olduğunu, oğlu ...’ un ölümüne sebebiyet veren kopuk elektrik tellerinin olaydan uzun bir süre önce direkten koptuğunu ve yere düştüğünü, yerde kopuk vaziyette ve açıkta bulunan elektrik tellerin kaldırılması için davalı kurumun defalarca uyarılmış olmasına rağmen, davalının elektrik tellerine müdahale etmeyerek olayın meydana gelmesine sebebiyet verdiğini, olayda kusur ve ihmali bulunan davalı kurum personelleri hakkında ... 4.Asliye Ceza Mahkemesinin 2003/1582 Esas sayılı dosyasında taksirle ölüme sebebiyet vermek suçundan dava açıldığını, davalının gerekli dikkat, özen ve bakım yükümlülüğünü yerine getirmediğini, müvekkillerinin destekten yoksun kaldığını, acı ve ıstırap içinde olduklarını belirterek; fazlaya ilişkin hakların saklı kalması kaydıyla davacı anne ve babanın her biri için 1.000,00.TL, davacı kardeşlerin her biri için 500,00.TL. destekten yoksun kalma tazminatı ile davacı anne babanın her biri için 5.000 TL ile davacı kardeşlerin her biri için 2.500 TL. manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı ... cevap dilekçesinde,davanın reddini istemiştir.Davalı ... davaya cevap vermemiştir.Mahkemece,davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekili tarafından temyizi üzerine hüküm Dairemizin 2014/1452 Esas- 2014/9516 Karar sayılı bozma ilamı ile; “ davanın açılmasına sebep olan olay (haksız eylem), ... ili sınırları içerisinde meydana geldiğini, olayın meydana geliş şekli ve yeri itibari ile sorumluluğun dava dışı ... Elektrik Dağıtım A.Ş.’ne ait olduğu, davanın, temsilcide yanılgı nedeniyle ...’ne yöneltildiğinin kabulü ile davacının davasını gerçek temsilci durumundaki ... Elektrik Dağıtım A.Ş.’ye yöneltmesinin sağlanması; bu temsilciye davetiye tebliği ile davaya katılma ve kendisini savunma olanağı verilmesi, böylece husumete ilişkin eksik tamamlanarak yargılamaya devam edilmesi gerektiği” belirtilerek bozulmuştur.Mahkemece, bozma ilamına uyulmak suretiyle yapılan yargılama neticesinde; davanın kabulü ile 61.147,65 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihi olan 15.06.2001 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ...den tahsili ile davacı anne ...’a verilmesine;32.633,65 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihi olan 15.06.2001 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ...den tahsiline, davacı anne baba ...’a verilmesi ile davalı ... ile ilgili bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş,hüküm davacı ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava; destekten yoksun kalma tazminatı ile manevi tazminat istemine ilişkindir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre,davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.2-HMK 297/2 maddesi uyarınca; "Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir." hükmü kanunda yer almaktadır.Somut olayda; davacılar vekili, davacı anne babanın her biri için 5.000 TL , davacı kardeşlerin her biri için ise 2.500 TL. manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.Ancak, mahkemece davacının manevi tazminat istemi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı ...'ın temyiz itirazlarının reddine; ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.