Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12985 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 6476 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : VİRANŞEHİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 09/07/2013NUMARASI : 2012/227-2013/417Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacının tarımsal sulama abonesi olduğunu, davalının davacı hakkında kaçak işlemi yaptığını, kaçak tahakkuku olan 53.926.60 TL'nin ödenmesini istediğini, davacının kaçak elektrik kullanmadığını belirterek, borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.4628 sayılı Enerji Piyasası Kanununa dayanılarak hazırlanan ve 25 Eylül 2002 günlü Resmi Gazetede yayınlanarak 01/03/2003 tarihinde yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13.maddesinde, elektriğin gerçek veya tüzel kişiler tarafından, sayaca müdahale edilerek mevzuata aykırı bir şekilde tüketilmesi, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmiş, 15.maddesinde de, kaçak ve usulsüz elektrik enerjisi kullanımına ilişkin tespit, süre, tüketim miktarı hesaplama, tahakkuk, ödeme yöntemleri ile diğer usul ve esasların dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından belirlenerek Kuruma sunulacağı ve kurul onayı ile uygulamaya konulacağı açıklanmıştır.Kaçak elektrik tespit tutanağının düzenlendiği tarihte yürürlükte olan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve anılan yönetmeliğin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenleyen Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından yayımlanan 29/12/2005 günlü 622 sayılı kararın “Süre ” başlıklı bölümüne göre;Kaçak elektrik enerjisi kullandığı tespit edilen tüketiciye yapılacak kaçak tahakkukunda, aşağıda belirlenen süreler esas alınır.Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13 üncü maddesinin (a) bendi çerçevesindeki tespitlerde;Kullanım yerine ait bağlantı anlaşması ve perakende satış sözleşmesi yapılmış olan yerler için, kaçak elektrik enerjisi kullanımına ilişkin olarak yapılacak hesaplamada esas alınacak süre; tutanak düzenlenmiş olması kaydıyla kontrol, mühürleme, kesme-bağlama, sayaç değiştirme ve son endeks okuma işlemlerinden en son yapılanın, işlem tarihi ile kaçak tespitinin yapıldığı tarihe kadar olan süredir ve bu süre 90 günü geçemez. Ancak, sayaçtan geçirilmeden ayrı bir hatla kaçak elektrik enerjisi kullanımının tespiti halinde bu süre iki kat olarak alınır.Bu sürenin dışında müşterinin kaçak elektrik enerjisi kullanım başlangıç tarihinin doğru bulgu ve belgelerle tespit edilmesi halinde, kaçak tüketime ek olarak yukarıdaki paragraf çerçevesinde belirlenen başlangıç tarihinden itibaren, doğru bulgu ve belgelerle tespit edilmiş kaçak elektrik enerjisi kullanımı başlangıç tarihine kadar geriye dönük normal tüketim hesabı yapılır. Bu süre 12 ayı geçemez. Yapılacak hesaplamada tüketimin yapıldığı kabul edilen dönemlerdeki birim fiyatlar dikkate alınır ve gecikme zammı alınmaz" düzenlemesi bulunmaktadır.Somut olayda; Ölçüler ve Ayar Şube Müdürlüğü raporunda, sayacın iç mekanizmasına müdahale edildiği açıklanmış; bunun üzerine davalı kurum tarafından dava konusu 07/12/2011 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlenmiş ve anılan kaçak tutanağında klemensi gövdeye sabitleyen vidaların gevşek olduğu, klemensin istenildiği zaman sökülerek iç mekanizmaya müdahale için boşluk oluşturulduğu belirtilmiştir. Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmış, elektrik mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, "sulama tesisine ait yıllık tüketim ile sulama alanı gözönüne alındığında sulu arazi çok olmasına rağmen elektrik tüketimi çok azdır" görüşüne varılmış ve kullanılmış kaçak elektrik bedelinin 44.993.00 TL olduğu açıklanmıştır. Mahkemece taşınmazda bulunan ürünün sulama dönemine ilişkin olarak ayrıca ziraat mühendisi bilirkişiden rapor alınmamış, elektrik mühendisi bilirkişinin raporu doğrultusunda karar verilmiştir. Bilirkişi raporunu düzenleyen elektrik mühendisi bilirkişinin taşınmazda bulunan ürünün sulama dönemi ve su tüketim miktarı konusunda uzman olmadığı kuşkusuzdur. Uzman ziraat mühendisi ve elektrik mühendisi bilirkişilerden oluşan bilirkişi kurulundan ürünün sulama dönemi, su tüketim miktarı ve bunun için gerekli elektrik enerji miktar ve bedelinin hesaplanması konusunda rapor alınması, davaya konu tahakkuk dönem ve türleri esas alınarak davalı tarafın talep edebileceği bedelin denetime elverişli bir şekilde hesaplatılması gerekmektedir. Ekilen ürünlerin davaya konu dönemdeki dekar başı üretim masrafları ve ürünlerin satış fiyatları tarım müdürlüğü, ziraat borsası ve diğer ilgili kurumlardan araştırılmalı ve bilirkişilerin tüm verilerden yararlanmaları sağlanmalıdır.Mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilerek, dosyanın önceki bilirkişi dışında ziraat ve elektrik mühendisi bilirkişilerden oluşan uzman bilirkişi kuruluna verilmesi, bilirkişi kurulundan davalı kurumun davacı taraftan isteyebileceği kaçak elektrik bedelinin hesaplanması konusunda denetime elverişli bir rapor alınması, davalının tahsilini istemekte haklı olduğu alacak miktarının bu şekilde belirlenmesi, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.