Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1296 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 15854 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : ŞANLIURFA 4.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 25/04/2013NUMARASI : 2011/310-2013/206 Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı, davalının tarımsal sulama abonesi olduğunu, elektrik tüketim fatura bedelinin tahsili için başlatılan takibe davalının haksız olarak itiraz edildiğini öne sürerek, itirazın iptaline ve davalı borçlunun icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi talep edilmiştir. Davalı, 6111 sayılı yasa gereğince borçların yapılandırıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesinin talep etmiştir. Mahkemece, dosya kapsamına göre, davalı borçlu tarafından borcun 6111 sayılı yasa gereğince yapılandırıldığı gerekçesiyle davasının reddine karar verilmiştir. Somut olayda, davacı tarafından davalıya aleyhine 17.06.2010 tarihinde başlatılan icra takibinde, 2003/12.dönem ile 2008/03.dönem arasında tahakkuk ettirilen otomatik dönem tahakkukları ile ek tahakkuktan oluşan toplam alacağın tahsili talep edilmiştir. Davalının takibe itiraz etmesi üzerine, 14.09.2011 tarihinde görülmekte olan itirazın iptali davası açılmıştır. Mahkemece yargılama sırasında, davalının 6111 S.Y.dan yararlanıp yararlanmadığı davacı kuruma sorulmuş; davacı kurum tarafından davalının 12.07.2011 tarihinde 6111 sayılı yasadan yararlanarak dava konusu borçlarının taksitlendirildiği bildirilmiştir. Davacı vekili duruşmadaki beyanında ise, davalının yapılandırmadan dolayı taksitlerini, icra masraflarını ve dava masraflarını ödemediğini açıklayarak yargılamaya devam edilmesini istemiştir. Hal böyle olunca, mahkemece davalının 12.07.2011 tarihinde 6111 sayılı yasadan yararlanarak taksitlendirilen borçlarını ödeyip ödemediğinin davacı kuruma sorulması, ödenmemiş olduğunun bildirilmesi halinde dosyanın aralarında elektrik mühendisi ve mali müşavirin de bulunduğu üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna verilmesi, bilirkişi heyetinden davacı kurumun davalı taraftan isteyebileceği alacak miktarının takip tarihi itibariyle hesaplanması konusunda denetime elverişli rapor alınması, 6111 sayılı kanun hükümleri de değerlendirilerek davacının tahsilini istemekte haklı olduğu alacak miktarının bu şekilde belirlenmesi, daha sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmesi yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.