Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12934 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 5865 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 6.AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 27/12/2013NUMARASI : 2013/198-2013/1267Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin annesinin 2007 yılında Bakırköy 8.Aile Mahkemesinde 2007/311 E.-2008/273 K.sayılı dosyası ile dava ikame ettiğini, bu dava neticesinde davalının davacı anneye aylık 300 TL ve davacı müvekkili içinde aylık 250 TL nafaka ödemesi yönünde karar verildiğini, halen ödenmekte olan nafakanın 1.500 TL olarak belirlenmesine karar verilmesini istemiştir.Davalı, açılan davayı kabul etmediğini, üç ay öncesine kadar emekli maaşının neredeyse tamamının nafaka yüzünden kesildiğini, eline 100-150 TL kaldığını, Umut'un reşit olduğunu ve okumadığını duruşmada beyan etmiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere davacı U.. Ş.. için aylık 500,00 TL yardım nafakasının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Dava, yardım nafakası istemine ilişkindir.4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 328/2.maddesinde; “Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler.” hükmü yer almaktadır.Aynı kanunun 364.maddesinde ise; “Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür.” düzenlemesine yer verilmiştir.Yine aynı Kanunun 365/2.maddesinde de; “Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir.” denilmektedir.Somut olayda; davacının davalının çocuğu olduğu, %50 burslu olarak üniversitede okuduğu, kendisine ait gelirinin olmadığı, kiralık evde annesi ve ablası ile birlikte yaşadığı, davalının SSK emeklisi olduğu, emekli maaşı ile geçindiği, tansiyon hastası olduğu,ilk okul mezunu olduğu anlaşılmıştır.Mahkemece yapılan gelir araştırmasının yetersiz olduğu zira mahkemece sosyal ve ekonomik durum araştırmasında davalının emekli maaşının ne kadar olduğu, emekli maaşından kesinti olup olmadığı, varsa kesinti miktarı ile kesinti sonucu eline geçen paranın ne kadar olduğu, ayrıntılı bir şekilde tespit edilerek, davacının ihtiyaçları, davalının eski eşini ve oğlu davacıya ödemiş olduğu nafaka miktarı da dikkate alınarak, TMK'nun 4.maddesi gereğince hakkaniyete uygun nafakaya hükmedilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme sonucu, davalının gelir durumu ile orantısız, davalıyı ödeme güçlüğüne düşürecek nitelikte nafaka takdiri usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 02.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.