Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 12857 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 14962 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : NİĞDE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 26/09/2013NUMARASI : 2012/155-2013/590Taraflar arasında görülen istirdat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkili adına tanzim edilen faturalarda abonelik tarifesinin üniversitelerin tabi olduğu ''resmi okul'' yerine ''resmi daire'' olarak uygulandığı, bu nedenle müvekkilinden 2005 yılı için 20.577,10 TL- 2006 yılı için 25.982,88 TL fazladan tahsil edildiği iddia edilerek toplam 46.559,98TL'nin her fatura ödemesi tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı MEDAŞ vekili cevap dilekçesi ile; TEDAŞ ve MEDAŞ arasındaki işletme devir hakkı sözleşmesi nedeniyle öncelikle davanın TEDAŞ'a yöneltilmesi gerektiğini, davaya konu faturaların zamanaşımına uğradığını, ayrıca tarifeler yönetmeliği uyarınca tarife değişikliğine zamanında itiraz etmeyen davacının bu kabul etmiş sayılması gerektiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.Mahkemece; bilirkişi raporu göz önüne alınarak davanın kısmen kabulü, kısmen reddi ile 22.259,48.TL alacağın her faturanın ödenmesi tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; 1-) 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 117.maddesi uyarınca, muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur. Bu nedenle, sebepsiz zenginleşmede gecikme faizi yürütülmesi için borçlunun yani haksız mal edinenin ya bir ihtar ile ya da aleyhine bir dava açılmak suretiyle temerrüde düşürülmesi gerekir.Somut olayda mahkemece, davacının davalı tarafı temerrüde düşürecek bir ihtarda bulunup bulunmadığı araştırılmamış, tahsiline karar verilen alacağa ödeme tarihinden itibaren faiz işletilmiştir.Bu durumda, mahkemece; davacı tarafından davalının temerrüde düşürüldüğü tarihin araştırılarak, bu tarihten itibaren faizin işletilmesi gerekirken, ödeme tarihinden itibaren faize karar verilmesi doğru görülmemiştir.2-) Ticaret Kanunu kapsamı dışında kalmalarına rağmen bazı işlem, fiil ve işler bir ticari işletmeyi ilgilendirmekte ise ticari iş sayılır (TTK md. 3). Farklı bir anlatımla; bir işte iki tarafın tacir olarak görünmesi, o işin ticari sayılması için yeterli değildir. Bir muamele, fiil veya işin ticari kabul edilebilmesi için ayrıca tarafların ticari işletmelerine de ilişkin olması gerekir. Bir taraf için ticari sayılan husus sözleşme mahiyetini arz etmiyorsa karşı taraf için her halde ticari sayılmaz. 6102 sayılı TTK'nun 19/2. maddesinin (6762 sayılı TTK md. 21/2) uygulanabilmesi için aranan ön koşul, taraflar arasındaki ilişkinin bir sözleşmeden kaynaklanmış olmasıdır. Taraflar arasındaki ilişki haksız fiil ya da haksız iktisapdan (sebepsiz zenginleşmeden) kaynaklanıyorsa bu hükmün uygulama olanağı yoktur. (Yargıtay HGK.nun 16.02.2000 tarih, 2000/19-90 E.-2000/96 K.sayılı ilamı).Bu nedenle, davacı ile tacir olan davalı kurum arasında sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak sözkonusu olduğu için davada 6102 sayılı TTK'nun 19/2. maddesinin (6762 sayılı TTK md. 21/2) uygulama olanağı olmadığından tacir olan davalı yönünden ticari iş niteliğinde kabul edilemeyeceğinden, mahkemece; yasal faiz yerine ticari faize hükmedilmesi de bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.