Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12717 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 14348 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : KÜÇÜKÇEKMECE 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 26/02/2014NUMARASI : 2013/415-2014/51Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacılar vekili dilekçesinde; müvekkilleri olan davacıların nikah ve düğün törenlerini davalı belediyeye ait salonda yaptıklarını,diğer davalı firmanın ise, tören sırasında video çekimi yaptığını, bu çekim sırasında firma hatası olarak ses kaydının yapılmadığını, bu olay nedeni ile maddi ve manevi zarara uğradıklarını beyan ederek, 12.080 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı belediye savunmasında; kusurun diğer davalıya ait olduğunu, bu nedenle de kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini beyan etmişler, diğer davalı firma ise; sesli kayıt yapılamamasının çekim hatası olmayıp, teknolojik bir arıza nedeni ile meydana geldiğini, çekim sırasında bu durumun farkedilmesinin mümkün olmadığını, bu aksaklığın görüntüler ile uyumlu müzik sesi ekleyerek gidermeye çalıştıklarını, davacı tarafın bu olaydan menfaat temin etmeye çalıştığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece; davalı belediye yönünden davanın reddine, davalı firma yönünden ise, 600 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiştirKişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse, manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Hakim, manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek, takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olarak göstermelidir. Çünkü, kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hüküm vereceği Türk Medeni Kanunu’nun 4.maddesinde belirtilmiştir. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir.O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.Davaya konu olan olayda; olayın oluş biçimi, kusur durumu, olayın özelliklerine göre takdir edilen manevi tazminat tutarı fahiştir. Öyle ise mahkemece, en azından dava konusu düğün videosunun incelenerek, bu aksaklığın ne kadarının giderildiğinin saptanmasından sonra, ekonomik olgular ve yukarıdaki ilkeler gözetilerek, TMK.nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun manevi tazminata karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.