Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12535 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 3961 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : KOCAELİ 3. ASLİYE HUKUK(TÜKETİCİ) MAHKEMESİTARİHİ : 28/06/2012NUMARASI : 2011/401-2012/260Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı dava dilekçesinde; müvekkilinin ikametine davalı idare tarafından 2005/5 dönemi için 4.805,15-TL su kullanım ücreti tahakkuk ettirildiğini, bir dönemde ev olarak kullanılan yere bu miktarda fatura gelmesinin mümkün olmadığını, sözkonusu faturanın fahiş olduğunu beyanla, müvekkilinin davalı kuruma 2005/5 dönemi için tahakkuk ettirilen 4.805,15-TL'lik faturanın 4.755,15-TL'lık kısmı için borçlu olmadığının tespitine, her türlü yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; 2001/01 -2005/04 dönemleri arası sayacın hatalı okunduğunu, 2005 /05 dönemi okumasında endeksin 2047 olduğunun tespit edildiğini, sayacın da düzgün çalıştığının belirlenmesi üzerine hatalı olarak okunan dönemlere ilişkin eksik tahakkukların davaya konu faturaya yansıtıldığını beyanla davanın reddini talep etmiştir. Yerel mahkemece yapılan yargılama neticesinde ; bilirkişi tarafından tanzim kılınan ek rapor doğrultusunda; Davanın kısmen kabul ve kısmen reddi ile, Davacının dava konusu 4.805,15-TL su bedelinin 4.751,47 TL'sinden dolayı borçlu olmadığının tespitine, borcunun 53,68-TL olduğuna, Fazlaya ilişkin istemin (3.68 TL) REDDİNE, karar verilmiş sözkonusu karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve soruşturma hüküm vermeye yeterli değildir.Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Tarifeler Yönetmeliğinin 73/j maddesine göre; "j-)Aboneler su sayaçlarının tüketimi doğru kayıt edip etmediğinin kontrol edilmesini isteyebilirler. Bu durumda aboneye tahakkuk eden su miktarı “ortalama tahakkuk” ile belirlenir ve Sayaç Muayene bedeli ile birlikte peşinen tahsil edilir. Sayaçlar ilgili Bakanlık tarafından kabul edilen projelere göre kurulmuş ve kabul edilmiş olan ayar istasyonlarında ilgili bakanlık teşkilatı tarafından kontrol edilir. Tahrip olmuş sayaçlar ile mührü kopuk sayaçlar için aboneler itirazda bulunamazlar. Bu türlü sayaçlar kontrole alınmazlar ve Aboneye 54’üncü madde hükümleri uygulanır.Kontrol edilmek üzere ayar istasyonuna gönderilen sayaçların kontrolünde dilerse abone veya göndereceği kimse hazır bulunabilir. Kontrolde bulunmayan abonelerin sayaçları huzurda bulunmuş gibi işlem görür.Kontrol sonucunda, ilgili Bakanlık teşkilatınca düzenlenen belgeye göre; Tüketim göstergesinin tamamen geçersiz olduğu saptanmış ise, tahakkuk kayıtları düzeltilir, itirazın edildiği tarihten o tarihe kadarki su sarfiyatı da “ortalama tahakkuk” a göre hesaplanır, tahsil edilir ve sayacı değiştirilir; Tüketim göstergesinin kısmen (%) geçersiz olduğu saptanmış ise, kısmen geçersiz olduğu dönemlerdeki hata payı hesaplanarak yürürlükteki tarifeye göre tahakkuk ve tahsilatı yapılır. Ortalama tahakkuka göre ödemiş olduğu meblağdan alacağı varsa iade edilir, borcu varsa tahsil edilir. Sayacı değiştirilir;Sayacın doğru çalıştığı saptanırsa, aboneye tahakkuk etmiş bulunan su miktarının karşılığında bakiye borç yürürlükteki tarife bedeli üzerinden peşinen alınır."HUMK'nun 275. maddesi (yeni HMK 266.) hükmüne göre, genel hayat tecrübesi ve kültürünün sonucu olarak herkesin bilmesi gereken konularla hâkimlik mesleğinin gereği olarak hâkimin hukukî bilgisi ile çözümleyebileceği konular dışında kalan ve çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişi oy ve görüşünün alınması zorunludur. Kural olarak bilirkişi raporu hâkimi bağlamaz. Hâkim raporu serbestçe takdir eder. Hâkim, raporu yeterli görmezse, bilirkişiden ek rapor isteyebileceği gibi gerçeğin ortaya çıkması için önceki bilirkişi veya yeniden seçeceği bilirkişi vasıtasıyla yeniden inceleme de yaptırabilir.Somut olayda; alınan bilirkişi raporu ve ek bilirkişi raporu dosya içeriğinde mevcut verilere uygun olmadığı gibi, Tarifeler Yönetmeliğinde yeralan ilkelere göre de (ilgi yönetmelik 73/j uyarınca da) herhangi bir değerlendirme içermediğinden, hükme dayanak alınacak nitelikte değildir. Ayrıca, raporlar bilimsel verilere dayanmalı, resmî veriler raporda yer almalı ve Yargıtay denetimine açık olmalıdır. Ancak, bu şekilde hazırlanmış rapor denetime açık olup, mahkemece değerlendirilerek hükme esas alınabilir. Bu durumda; mahkemece, önceki bilirkişi dışında başka bir uzman bilirkişi marifeti ile Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Tarifeler Yönetmeliği ne uygun, (davalı vekili itirazlarını tam olarak karşılar nitelikde Yargıtay ve taraf denetimine açık bir rapor alınarak davanın sonuçlandırılması gerekirken, dosya içerisindeki mevcut verilere dayanmayan ve itiraza uğrayan bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 08.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.