Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12444 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 9269 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dava dilekçesinde, davacıya ait taşınmazlarda bulunan anız tarlası ve meyve ağaçlarının davalı kuruma ait elektrik tellerinin ark yapması ve ateş atması nedeni ile yandığını, olay sonrası yaptırılan tespit dosyasında, meydana gelen zararın, davalının tespit edilen 6/8 kusur oranına göre 4.966 TL olduğunun belirtildiğini ileri sürerek 4.966 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, dava konusu olayda davalı kurumun kusurunun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 8.461,94 TL maddi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Davada, davalı kuruma ait elektrik hattında meydana gelen yangın nedeniyle davacının uğradığı zarar bedeli talep edilmektedir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; davacı dava dilekçesinde 4.966,00 TL tazminat talebinde bulunmuş ve sonradan mahkemeye verdiği 16.08.2012 tarihli dilekçe ile, yargılama sırasında zararın 10.577,42 TL olarak belirlenmesi nedeniyle 10.577,42 TL zararın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Taraflardan her biri, yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir. Aynı davada taraflar ancak bir kez ıslah yoluna başvurabilir. (HMK. md.176, HUMK.md.83) Islah tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir. Islah yazılı ya da sözlü olarak yapılabilir. Karşı taraf duruşmada hazır değilse, veya ıslah talebi duruşma dışında yapılıyorsa bu yazılı talep veya tutanak örneği haber vermek amacıyla karşı tarafa bildirilir. (HMK. md. 177, HUMK. md.84) Islah eden taraf, ıslah sebebiyle geçersiz hale gelen işlemler için yapılan yargılama giderleri ile, karşı tarafın uğradığı veya uğrayabileceği zararları karşılamak üzere hakimin taktir edeceği teminatı bir hafta içinde mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. (HMK. md.178, HUMK. md. 86) Somut olayda, davacı sonradan mahkemeye verdiği 16.08.2012 tarihli dilekçe ile, 10.577,42 TL tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiş ancak, HMK. md. 178 gereği ıslah harcı yatırmamıştır. HMK.’nun 26.maddesi (HUMK m. 74) gereğince, “Hakim tarafların talep sonuçları ile bağlı olup, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez.” Öyle ise mahkemece, davacının dava dilekçesinde 4.966,00 TL tazminat talebinde bulunduğu, ıslah harcının yatırılmamasından dolayı geçerli bir ıslahın olmadığı, usulüne uygun olarak ıslah dilekçesi ile talebini de değiştirmediği kabul edilerek, talep doğrultusunda karar verilmesi gerekirken, HMK'nın 26.maddesine aykırı olacak şekilde talep aşılmak suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.