Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12361 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 6008 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : ÇINAR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 29/01/2015NUMARASI : 2013/135-2015/31Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin 28154 abone no 0887568 sayaç numaralı elektrik sayacının sulama amaçlı özel trafolu abonesi olduğunu; müvekkkili hakkında " Kaçak Elektrik Tüketimi Görgü ve Tespit Tutanağı" başlıklı ve 22.09.2004 tarihli tutanakta "kurum bilgisi dışında sayaç değişiminin kaçak elektrik kullanımına sebep gösterildiği belirttilerek 07.09.2004-22.09.2004 tarihleri arasında 13 gün için günlük 16 saat üzerinden 3.869,65 YTL tutarında kaçak elektrik faturası tanzim edildiğini; ancak daha sonra yeniden bu tutanak esas alınarak 01.09.2004-31.10.2004 tarihleri arasındaki günler için yeniden fatura tanzim edilerek toplam 26.822,34 YTL bedelin ödenmesini istediklerini,davacının davalı kurum nezdinde bu faturaya itiraz ederek haksız faturanın iptalini, iptal edilmez ise hesaplamada "80.00" olarak alınan "çarpan"ın "50" olarak alınmasını talep ettiğini, ancak bu itiraz ve taleplerinin kabul edilmediğini, davacının kaçak elektrik kullanmadığını ve 15 Eylül tarihinden sonra Çınar yöresinde pamuk sulaması yapılmadığını ileri sürerek kaçak elektrik kullanmadığının tespitine ve faturanın iptaline ve bu talep yerinde görülmezse hesaplamaya esas alınan "çarpan"ın %50 olarak alınarak hesaplanması gerektiğinin tespiti ile ortaya çıkacak fark (10.058,38 YTL) kadar davacı hakkında tahakkuk ettirilen kaçak bedelinden indirim yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili davanın reddini talep etmiştir . Yerel mahkemece yapılan yargılama neticesinde ; davanın kabulüne karar verilmiş ; sözkonusu kararın davalı vekilince temyizi üzerine davanın kabulüne yönelik iş bu karar Dairemizin 20.06.2013 Tarih 2013/8668 Esas , 2013/10745 Nolu ilamıyla "...Davalı elemanlarınca tutulan kaçak elektrik tutanağı ile taşınmazda, kurumun bilgisi dışında sayaç değişimi yapıldığının tespit edildiği ve bu şekilde de kaçak elektrik kullanıldığı saptanmış ve buna göre dava konusu borç tahakkuk ettirilmiştir. Kaçak elektrik tutanağı aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan resmi belgelerden olup, aksi de ispat edilemediğine göre, yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden enerji tüketmesi eyleminin kaçak elektrik enerjisi tüketimi olduğundan, mahkemece davacının kaçak elektrik kullandığının kabulü gerekir. Hal böyle olunca, öncelikle mahkemece davalı vekilinin önceki bilirkişi raporuna itiraz dilekçesindeki çarpana ilişkin hususlarda inceleme yaptırılması, daha sonra tutanak tarihinde yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve yönetmelik hükümleri gereği yayınlanan usül ve esaslara göre davalının talep edebileceği kaçak elektrik tutarının başka bir uzman bilirkişi heyetinden alınacak rapor ile belirlenip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yasal düzenlemelere aykırı olarak düzenlenmiş yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir...." gerekçesiyle bozma konusu yapılarak ilgi yargılama dosyası yerel mahkemeye iade edilmiştir . Sözkonusu bozma ilamı üzerine yapılan yargılama sonucunda mahkemece bozma ilamına uyularak karar alınmış; davalının istemekte haklı olduğu alacak miktarının tayin ve tespitine yönelik yeniden bilirkişi raporu alınmıştır;Uyuşmazlık tarımsal sulamaya ilişkin abonelik sözleşmesinden doğan kaçak tahakkuku ve ferilerine ilişkin menfi tespit istemine yöneliktir . 25.02.2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 6111 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkındaki Kanunun 1. maddesinin g. fıkrası ile 2560 sayılı Kanun kapsamında kalan idarelerin, vadesi 31.12.2010 tarihinden (bu tarih dahil) önce olduğu halde, bu kanunun yayınlandığı tarih itibariyle ödenmemiş bulunan su ve atık su bedeli , elektrik alacakları ile bu alacaklara bağlı faiz, gecikme faizi, gecikme zammı gibi fer’i alacakları hakkında bu kanun hükümlerinin uygulanacağı açıkça belirtilerek, aynı kanunun 18. maddesi hükmü gereğince borçluların bu kanunun yayımlandığı tarihi izleyen ikinci ayın sonuna kadar ilgili idareye başvuruda bulunmaları ve belirtilen şartları yerine getirmeleri yönünde hak tanınmış ve böylece borcun yeniden yapılandırılması yönünde bir düzenleme getirilmiştir. Somut olayda da, davacı tarafından davalı aleyhine kaçak elektrik tüketiminden dolayı ödenmeyen borçların tahsili talep edildiğinden, bu yöndeki talebin 6111 sayılı kanun kapsamında kaldığı açıktır.Davalı kuruma müzekkere yazılarak 281540 nolu aboneye ait abonelik dosyasındaki belgeler, tüketim ekstresi, borç dokümanı, abonelik sözleşmesi getirtilmiş ayrıca abonenin 24.05.2011 tarihinde 6111 sayılı af yasasından faydalanarak borcunu yapılandırdığı anlaşılmıştır.Buna göre; mahkemece, davalının dava konusu borç hakkında, 6111 sayılı kanun hükümlerinden faydalandırılıp faydalandırılmadığı hususunda tarafların delilleri de toplanarak, sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme neticesi yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.Bozma nedenine göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.