Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12347 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 17916 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : BEYKOZ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 26/06/2014NUMARASI : 2010/300-2014/382Taraflar arasındaki sebepsiz zenginleşmeden doğan alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dava dilekçesiyle müvekkilinin İstanbul ili Beykoz ilçesi, ...ı Köyü sınırları içerisinde kalan 1500 m2 arsa vasfındaki taşınmazı 27.02.2007 tarihli Zilyetlik Devir Sözleşmesiyle 103.000 TL bedelle davalıdan satın aldığını, zilyetliğinde olan taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında 991 m2 nin malik sıfatıyla adına, 509 m2 nin ise orman parseli olarak tespit edildiğini, ormanların kamu malı olup, özel mülke konu olamayacağından yapılan şatışın 509 m2'lik kısmın geçerli olmadığını, 509 m2'lik kısmın orman vasfı nedeniyle elinden alındığını, bu nedenle zarara uğradığını ileri sürerek, 10.000 TL'nin ve ayrıca mahrum kalınan kar ve uğranılan zarar nedeniyle 2000 TL'nin satış tarihi 27.02.2007 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.Davalı, davacıya daha öncesi satıma konu taşınmazın tapusuz olduğu, kadastro sırasında sorunlar çıkabileceği, orman ve hazinenin müdahil olabileceğinin anlatıldığını, bu nedenle düşük fiyatla satıldığını belirterek, davanın reddini istemiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 509 m2'lik orman olan yerin karşılığı ödenen paranın ulaştığı değerin 76.350.00 TL olduğu anlaşılmakla, ıslah dilekçesi ve mahkemece yapılan hesaplama dikkate alınarak 76.350.00 TL alacağın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.2 parsele ilişkin kadastro tutanağı incelendiğinde; taşınmazın 6831 sayılı Orman Kanununun 3302 sayılı kanunla değişik 2/B bendine göre Orman Kadastro Komisyonunca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden 2/B parseli sınırları içerisinde bulunduğu anlaşılmakla, Hazine adına tespit ile üzerindeki binanın M.. Ö..'ın fiili kullanımında bulunduğu beyanlar hanesinde gösterildiğini ve tespitin 15.07.2010 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.3402 sayılı kanunun 16. madde gereği ormanlar kamu malı olup, özel mülkiyete konu edilemez.Somut olayda; davalının 27.02.2007 tarihli Zilyetlik Devir Sözleşmesiyle davacıya satışını yaptığı taşınmazın 509 m2'lik kısmının 15.07.2010 tarihinde kesinleşen kadastro tesbiti ile Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden 2/B parseli içine alındığı anlaşılmakla, zilyetlik devir sözleşmesiyle yapılan satışın geçerliliğinden söz edilemez. Geçersiz satışlarda taraflar aldıklarını iade ile yükümlüdürler. Taşınmaz orman niteliği itibariyle davacının elinden alındığına göre mahkemece davacı toplam 1500 m2 taşınmaz için davalıya 103.000 TL ödemiş bulunduğuna göre 509 m2'lik orman olan yerin karşılığı ödenen miktar satış bedeline oranlanıp, belirlenmek suretiyle sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.