Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 12322 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 18992 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 18. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 29/04/2014NUMARASI : 2013/95-2014/68Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali ve tenkis davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacılar vekili, dava dilekçesinde; müvekkillerinin babası A. D.'ın 22/10/1996 tarihinde Kartal 2. Noterliğinin 37648 yevmiye numarası ile düzenleme şeklinde vasiyetname hazırlattığını, müvekkillerinin babasının vefat etmesi üzerine Anadolu 3. Sulh Hukuk Mahekemesinin 2013/690 esas sayılı dosyası ile vasiyetnamenin açılması davası açıldığını, müvekkilleri tarafından celsede vasiyetnameye itiraz edildiğini, vasiyetnameye konu taşınmaz üzerinde bulunan binanın vasiyetnamede belirtildiği şekilde paylaşımının mümkün olmadığını, ancak imar yasası ve yönetmeliği uyarınca arsanın ifrazı ile mirasçıların arsadaki payları belirlenerek müşterek mülk olarak mirasçılar adına tapuda tescilinin mümkün olduğunu, söz konusu vasiyetnamenin, kanunun aradığı şekil şartlarını taşımadığından, yasal düzenlemelere aykırı olduğu için ve ifası mümkün olmadığı için vasiyetnamenin iptaline, vasiyetnamenin, murisin ölümünden 16 yıl önce düzenlendiğini, muris tarafından müvekkillerinin saklı pay kurallarını etkisiz kılmak, mirasçı müvekkillerinden mal kaçırmak amacıyla yapıldığının açık olduğunu, murisin başka mirasçısı bulunmadığını, bu durumda murisin vasiyetname ile yaptığı tasarrufun ölüme bağlı bir tasarruf olduğundan ve mutlak tenkise tabi olduğundan vasiyetnamenin iptali talepleri uygun görülmediği takdirde müvekkillerinin aleyhine saklı payı aşan tasarrufun tenkisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı; davanın reddini istemiştir.Mahkemece; vasiyetnameni iptali davasının reddine, vasiyetnamenin tenkisi davasının tefriki ile ayrı bir esasa kaydına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının bütün, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, mahkemece; dava reddedildiği halde, davada kendini vekil ile temsil ettiren davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince, vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken; bu hususta olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 02.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.