MAHKEMESİ : ADANA 4. SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 27/12/2012NUMARASI : 2009/2220-2012/1589Taraflar arasında görülen sebepsiz zenginleşme davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili, davalının Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinde anestezi teknisyeni olarak görev yaptığını, Döner Sermaye Saymanlığı İnceleme Komisyonunun yaptığı denetim sonucunda davalıya yersiz ödeme yapıldığının tespit edildiğini, davalının her ay döner sermayeden alınacak pay hesaplamasında kadro unvan katsayısı 0,4 olması ve 1,5 limit üzerinden hesaplama yapılması gerekirken, kadro unvan katsayısı 0,5 olarak ve 2 limit üzerinden hesaplama yapıldığını, bu nedenle 2008 yılı Ocak ayından 2009 yılı Haziran ayına kadar davalıya 2.784,00 TL fazla ödeme yapıldığını belirterek, 2.784,00 TL'nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kabulüne 2.784,00 TL'nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, yersiz ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi istemine ilişkindir.HGK'nın 05.12.1984 tarih, 1982/13-387 E.-1984/997 K. sayılı kararında; herhangi bir şart tasarrufa dayanmayan salt hatalı ödemelerin idare tarafından borçlar kanununun sebepsiz zenginleşme ilkelerine göre geri istenebileceği açıklanmıştır.Somut olayda; Döner Sermaye Saymanlığı İnceleme Komisyonunun yaptığı denetim sonucunda davalıya yersiz ödeme yapıldığının tespit edilmesi üzerine davacı, paranın ödenmesine ilişkin Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinin yazısı ile 2009 Ağustos, Eylül aylarına ilişkin ek ödemenin düşük hesaplanmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle idare mahkemesinde dava açıldığı ve idare mahkemesince verilen kararın davacı tarafından temyiz edildiği, dosyanın Danıştay'da olduğu anlaşılmıştır.Bu durumda mahkemece, öncelikle Adana İdare Mahkemesi'nin 28.09.2010 tarih, 2010/1368 E - 2010/1048 K. sayılı kararının akıbetinin sorularak davalar arasında bağlantı bulunduğunun tespiti halinde idare mahkemesinde açılan davanın sonucu beklenilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir.Kabule göre de; mahkemece, “2.784,00 TL'nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline” şeklinde hüküm kurulmuş olup, ödeme tarihlerinin belirtilmemesi nedeniyle, ödeme tarihleri saptanarak infazda güçlük çıkarmayacak biçimde belirtilmesi gerekir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 22.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.