Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11999 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 5135 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : BİSMİL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 05/12/2013NUMARASI : 2013/195-2013/960Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili, müvekkillerinin B.İlçesi, T. Köyü .. ve ... numaralı parseller ile S. Köyü ..numaralı parsele 2012 yılında ekmiş olduğu buğday ürünü ve tarlada yığın halinde bulunan işlenmiş samanın davalı D.. D..'a ait yüksek gerilim elektrik telinin 25.06.2012 tarihinde ark yapıp ateş atması sonucu yandığını, Bismil Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/56 D.İş sayılı tespit dosyası ile, müvekkillerinin zararının 57.305,05 TL, davalı tarafın kusurunun 6/8 oranında olduğunun tespit edildiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 42.978,00 TL zararın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, müvekkilinin kusurunun olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile birlikte, 32.234,09 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyaya sunulan 25.06.2012 tarihli İtfaiye Raporunda; elektrik tellerinin birbirine değmesi sonucu trafonun patlamasından dolayı yangın çıktığı, tahmini olarak 300 dönüm buğdayın ve 40-42 ton samanın yanarak kullanılmaz hale geldiği belirtilmiştir.D.. D.. Bismil İlçe Şefliği tarafından düzenlenen 25.06.2012 tarihli Tutanakta ise; yapılan inceleme sonucu, köylüler tarafından sigorta yataklarına bağlanan bakır iletkenin, aşırı fırtınadan dolayı AGS iletkenleri ile çakışmasıyla, sigorta yataklarına bağlanan bakır iletkenin patlayarak, çıkan kıvılcımların pano dibindeki kurumuş otlara sıçrayarak yangının çıktığı ve davacılara ait ekinlerin yanmasına sebep olduğu tespit edilmiştir. Bismil Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2012/56 nolu D.İş sayılı dosyası ile; yanan buğday ve saman yığını alanının toplam 186559,27 m2 olduğu, davacıların olay nedeniyle 2/8 oranında, davalının ise 6/8 oranında kusurlu olduğu ve davacıların toplam zararının 57.305,05 TL olduğu tespit edilmiştir. Yargılama sırasında düzenlenen ve hükme esas alınan bilirkişi raporları ile; davacıların 2/8 oranında, davalının 6/8 oranında kusurlu olduğu, kusur oranına göre davalının sorumlu olduğu zarar miktarının 42.978,78 TL olduğu tespit edilmiş olup, bu raporlar ile 2012/56 nolu D.İş dosyasında düzenlenen bilirkişi raporlarında D.. D.. Bismil İlçe Şefliği tarafından düzenlenen 25.06.2012 tarihli Tutanak içeriğine ilişkin herhangi bir değerlendirme yapılmadığı, olayda rüzgarın etkisinin ve köylülerin kusurunun olup olmadığına değinilmediği anlaşılmıştır. HUMK'nun 275. ve devamı maddelerinde; "bilirkişilik" müessesesi düzenlenmiş olup, anılan maddede mahkemenin çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar vereceği düzenlendikten sonra 286.maddede de bilirkişinin oy ve görüşünün hakimi bağlamayacağı düzenlenmiş ise de, işin çözümünde teknik bilgi ve birikimin gerekliliğine inanılarak bilirkişi incelemesi yaptırıldığına göre verilen raporlar çelişkili ise mahkeme, HUMK.nun 283.maddesi hükmüne dayalı olarak, bilirkişiden açıklama ya da ek rapor isteyebileceği gibi 284.maddesi hükmüne dayalı olarak yeni bir bilirkişi heyeti oluşturularak yeni bir rapor alabilir.Aynı ilkeler 6100 sayılı HMK beşinci bölümünde "bilirkişi incelemesi" ismi altında ve 266-287.maddeleri arasında düzenlenmiştir.Bilirkişi raporu kural olarak hâkimi bağlamaz. Hâkim, raporu serbestçe takdir eder. Hâkim, raporu yeterli görmezse, bilirkişiden ek rapor isteyebileceği gibi gerçeğin ortaya çıkması için önceki bilirkişi veya yeniden seçeceği bilirkişi vasıtasıyla yeniden inceleme de yaptırabilir. Bilirkişi raporları arasında çelişki varsa hakim çelişkiyi gidermeden karar veremez.Bu durumda, mahkemece öncelikle olay günündeki ilişkin rüzgar hızına ilişkin evraklar celbedilerek, önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kurulundan (Ankara veya İstanbul mahkemeleri aracılığıyla) rüzgar hızı, itfaiye raporu ve D.. D.. Bismil İlçe Şefliği tarafından düzenlenen tutanak da gözönünde bulundurularak, tarafların kusur oranlarını ve davacıların zarar miktarını tespit edecek nitelikte rapor alınarak, hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, eksik araştırma ve inceleme sonucu, yetersiz bilirkişi raporları doğrultusunda yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.