Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 11924 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 9631 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili Av. ... 09/03/2010 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; 26/06/2009 tarihinde ... ilçesi, .. köyünde davalı ...'a ait elektrik tellerinden çıkan yangın sonucu müvekkilinin buğday ekili tarlalarının yandığını, buna ilişkin olarak ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nce 2009/1 Değişik iş sayılı dosyası üzerinden tespit yapıldığını, iş bu yangının ....'a ait elektrik tellerinden çıktığı, hem tanık beyanları hem de ... C. Başsavcılığı'nın 2009/232 soruşturma ve 2009/146 Karar sayılı dosyası ile sabit olduğunu, müvekkiline ait buğdayların yanması sonucu meydana gelen 64.617,00 TL zararın hakkın doğum tarihinden itibaren davalı kurumdan tahsiline, yapılan yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Dava dilekçesi davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Mahkemece, söz konusu yangının davalı ...'a ait elektrik tellerinden kaynaklanmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Yargılama sırasında alınan 03.03.2011 tarihli (elektrik mühendisi tarafından hazırlanan) bilirkişi raporunda; yangının davalı şirkete ait enh oluşan ark nedeni ile çıkmış olabileceği, davalının tam kusurlu olduğu belirtilmiş, 06.05.2011 tarihli (elektrik mühendisi tarafından hazırlanan) bilirkişi raporunda olay esnasında elektrik iletkenlerinin sarkma ve salınımlarının düzgün olması, demir direkte techizatın eksik olmaması, ek noktalarında ve direkte ark izi olmamasından dolayı yangının elektrik harici bir sebepten çıktığı kanaatine varıldığı belirtilmiştir.HUMK.nun 275. ve devamı maddelerinde "bilirkişilik" müessesesi düzenlenmiş olup, anılan maddede mahkemenin çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar vereceği düzenlendikten sonra 286.maddede de bilirkişinin oy ve görüşünün hakimi bağlamayacağı düzenlenmiş ise de işin çözümünde teknik bilgi ve birikimin gerekliliğine inanılarak bilirkişi incelemesi yaptırıldığına göre verilen raporlar çelişkili ise mahkeme HUMK.nun 283.maddesi hükmüne dayalı olarak, bilirkişiden açıklama ya da ek rapor isteyebileceği gibi 284.maddesi hükmüne dayalı olarak yeni bir bilirkişi heyeti oluşturularak yeni bir rapor alabilir.Aynı ilkeler 6100 sayılı HMK beşinci bölümünde "bilirkişi incelemesi" ismi altında ve 266-287.maddeleri arasında düzenlenmiştir.Bu durumda mahkemece önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kurulu marifeti ile alınan iki rapordaki çelişkileri de giderecek biçimde rapor alınarak davanın sonuçlandırılması gerekirken, birbiriyle çelişen raporlardan ikincisine itibar edilerek yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 09.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.