Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11920 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 12272 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı taraf vekili tarafından ibraz edilen 16/01/2013 harçlandırma tarihli dava dilekçesi ile; davalı adına mesken aboneliği tesis edilmiş olmakla, IM-1416709-2 nolu aboneliğe ilişkin tahakkuklara dayalı olarak takip tarihi itibariyle 716,47-TL su kullanım bedelini ödemekten kaçındığından müvekkil-idarenin alacağının tahsili amacıyla Bakırköy 15.İcra Müdürlüğü'nün 2012/12580 Esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra yolu takibi yoluna başvurulduğu, davalı-borçlunun borcu bulunmadığına dair itirazı üzerine duran icra takibinin devamı bakımından eldeki davanın açıldığı, davalının aboneye ilişkin tahakkuklardan dolayı ilgili kanun ve yönetmelikler ile Şehir ve Kasabalarda Su Satışı Nizannamesi'nin 71.maddesi gereğince müvekkil idareye karşı sözleşme ve dayalı borcu nedeni ile takip alacağından sorumlu olduğu ileri sürülerek; Bakırköy 15.İcra Müdürlüğü'nün 2012/12580 Esas sayılı icra takip dosyasına ilişkin olarak davalının itirazının iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatının hüküm altına alınmasına, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesi vekaleten talep edilmiştir. Mahkemece HMK.nun 114/c, 115 /1-2 maddesi itibariyle göreve ilişkin dava şartı yokluğu noktasında davanın usulden reddine, mahkemenin görevsizliğine, davaya bakmaya görevli mahkemenin Bakırköy Tüketici Mahkemesi olduğuna, karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir . 4822 sayılı Yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2.maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3.maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.Bir hukuki işlemin 4077 sayılı Yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlığın incelenmesinde; dosyaya sunulan abone hesap kartından kullanım alanının "işyeri " olduğunun belirtildiği, davalının icra dosyasındaki itirazında borcu kabul etmediğini, belirttiği, davalının 4077 sayılı Yasanın 3-e maddesinde tanımlı "tüketici" olmadığı anlaşılmaktadır.Somut olayda mahkemenin davaya bakmakla görevli olmasına rağmen, yanılgılı değerlendirme ile davalının 4077 sayılı yasa kapsamında "tüketici" olduğu kabul edilerek görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.Bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 09.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.