Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11599 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 4350 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ADANA 7. AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 30/12/2013NUMARASI : 2013/805-2013/1147Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili, tarafların 09.12.2010 tarihinde boşandıklarını, müşterek çocuklar N. ve Y.'un velayetlerinin müvekkiline verildiğini, davacının müşterek çocukların ihtiyaçlarını karşılamakta zorlandığını, davalının sigortasız olarak çalıştığını, çocukların bakım ve iaşesine davalının da katkısının olması gerektiğini ileri sürerek, müşterek çocuklar N. ve Y.'un her biri için ayrı ayrı aylık 200,00' er TL iştirak nafakasına, birleşen davada ise, tarafların müşterek çocuğu olan B.'ın eğitimine devam etmesi nedeniyle B.için aylık 200,00 TL yardım nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, dava tarihinden itibaren müşterek çocuklar N. ve Y. için aylık 75,00' er TL' den toplam 150,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınıp davacıya ödenmesine fazlaya ilişkin talebin reddine, Birleştirilen 2012/240 Esas- 2012/360 Karar sayılı dosyada müşterek çocuk B. U. için dava tarihinden itibaren aylık 100,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Temyiz incelemesini yapan Yargıtay 3. Hukuk Dairesince, davalının gelirine göre hükmedilen nafaka miktarlarının çok olduğu gerekçesiyle, hüküm bozulmuştur. Bozma ilamına uyan mahkemece, davalı hakkında sosyal ve ekonomik durum araştırması yaptırıldığı, araştırma sonucu düzenlenen 17.12.2013 tarihli Rapor ile, davalının çalışmakta iken rahatsızlandığı, yakınları tarafından hastaneye götürüldüğü, doktorun 3 gün istirahat raporu verdiği, bu nedenle işveren tarafından işine son verildiği tespit edilmiştir.Bu tespit üzerine, dava devam ederken şartların değiştiği, davalı kadının nafaka ödeme gücü olmadığı gerekçesiyle, Yargıtay Bozma ilamına uyulmasına rağmen, bozma ilamı gereği yerine getirilmemiş, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Yargıtay'ın bozma ilamına uyulması ile bozma ilamı lehine olan taraf yararına bir usuli hak doğmaktadır. O nedenle mahkemece, Yargıtay'ca verilen bozma ilamına uyması sonunda ilamda gösterilen şekilde, davalının geliri de dikkate alınarak, hükmedilen nafaka miktarları düşürülerek hüküm kurulması gerekirken, davanın reddine dair hüküm kurulması hatalı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.