MAHKEMESİ : İZMİR 14.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 03/12/2013NUMARASI : 2013/138-2013/370Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili olan davacının aracının bakımını yaptırmak amacı ile, davalı servise aracı götürdüğünü, davalı tarafından yapılan bakım sonucunda, davalı aracı kullanırken arızalandığını,bu arızanın servis hatasından kaynaklı olduğunu, aracın tamiri için 36.831 TL servis bedeli, 1.050 TL ikame araç bedeli ve tespit masrafları ile birlikte toplam 38.625 TL ödemek zorunda kaldığını beyan ederek, ödenen bu bedelin ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı savunmasında, araçta meydana gelen zararın davacının kullanım hatasından kaynaklı olduğunu, olayda kendilerinin kusurunun bulunmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.6100 sayılı HMK.nun 26.maddesi gereğince "Hakim, tarafların talep sonuçları ile bağlıdır. Ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre talep sonucundan daha aza karara verebilir."Davacı dava dilekçesinde, aracın tamiri için 36.831 TL servis bedeli, 1.050 TL ikame araç bedeli ve tespit masrafları ile birlikte toplam 38.625 TL'nin tahsilini talep etmiş, mahkeme tarafından, kararın gerekçe bölümünden de anlaşılacağı üzere, sadece araçtaki hasardan kaynaklı tazminat talebinin kabulüne karar verdiği, ikame araç bedelinin tahsili yönünde gerekçe de herhangi bir açıklama bulunmadığı halde, 38.389 TL hasar bedelinin tahsiline karar verildiği, bu şekilde de davacının talebinin aşıldığı anlaşılmıştır. HMK.31.madde hükmü gereğince hakimin davayı aydınlatma görevi yanında, Anayasamızın 141.madde hükmü gereğince kararın gerekçesinin bulunmasının zorunluluğu gözetilmelidir.Öyle ise mahkemece, bu esaslar dikkate alınarak, yapılacak yargılama neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme neticesinde yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 09.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.