Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 11387 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15674 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : KÖRFEZ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 15/11/2013NUMARASI : 2013/125-2013/159Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dilekçesinde; davalının işyerinde, müvekkilinin 03.02.00 işletme ve .... abone numarası verdiği sayacı ile davalı tarafından abonesiz ve usulsüz elektrik kullandığının tespit edildiğini, tahakkuk ettirilen ve ödenmeyen alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptalini talep etmiştir.Davalı vekili cevabında; davalının reddini dilemiştir.Mahkemece; davalı tarafça takibe konu elektrik borcunun kendisine ait olmadığı ya da ödendiğine dair herhangi bir delil sunulmadığı gerekçe gösterilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü davalı vekili temyiz etmektedir.Medeni Kanunun 6. maddesine göre; “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür” ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir (HMK md. 190) Somut olayda, ispat yükü davacıda olup, mahkemece bu ilke ve esaslar gözetilerek ispat yükü kendisinde olan davacı tarafın mahkemeye sunduğu tüm deliller değerlendirilerek davacıya iddiasını ispat için fırsat tanınmalı, taraflar arasında abonelik sözleşmesi bulunup bulunmadığı, davalının kullanımının kaçak ve usulsüz elektrik kullanımı olup olmadığı, davacının talep edebileceği alacak miktarının belirlenmesi için dosya konusunda uzman elektrik mühendisi bilirkişiye tevdi edilerek, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği hükümlerine göre davacının talep edebileceği alacak miktarı belirlenerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır.Mahkemece, ispat yükü konusunda yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.