Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1136 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 23121 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :ASLİYE ... MAHKEMESİDava dilekçesinde herbir davacı için 30.000 TL manevi, 1000 TL maddi, ıslah ile ....229,02 TL maddi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili 05.02.2010 tarihli dava dilekçesinde, müteveffa Davut'un 08.....1995 tarihinde elektrik çarpması sonucu ölümünden hizmet kusuru ve haksız fiili nedeniyle davalının sorumlu olduğunu, olaydan dolayı ölenin anne ve babası olan davacıların destekten yoksun kalma nedeniyle ....000'er TL (ıslah ile ....229,02 TL) maddi tazminat ile 30.000 'er TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir.Davalı cevabında; görev yönünden ve esasa ilişkin olarak da ölenin kendi kusuruyla meydana geldiğini belirterek davanın reddini dilemiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 3229,02'şer TL maddi, ....000'er TL manevi tazminatın olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.Hükmü davalı vekili temyiz etmektedir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, somut olayda davalı vekiline süresinde zamanaşımı def'inde bulunulmamış ise de, bilahare yargılama esnasında bilirkişi raporuna itirazlarını ve davacı tarafın ıslahına ilişkin beyanlarını içeren ....01.2012 tarihli dilekçesi ile zamanaşımı def'inde bulunmuş olup, anılan dilekçe yargılamanın ....02.2012 tarihli celsesinde okunmuş, hazır bulunan davacı vekilince savunmanın genişletilmesine (zamanaşımı savunması) bir itiraz sözkonusu olmamıştır.Bu durumda mahkemece davalının zamanaşımı def'i nazara alınarak karar verilmesi gerekirken, bu husus dikkate alınmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.