MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİTaraflar arasında görülen ziynet eşyası alacağı davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davalı vek.Av. ... geldi. Aleyhine temyiz olunan davacı vekili gelmedi. Gelen davalı vekilinin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması uygun görüldüğünden, 18.06.2013 tarihinde dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde, tarafların evli olduklarını, 24 Temmuz 2008 tarihinde davalı tarafından müvekkilinin dövüldüğünü ve müvekkiline ait ziynet eşyalarının da davalı tarafından alınarak müvekkilinin baba evine gönderildiğini ileri sürerek 10 adet burma bilezik, bir adet altın set, bir adet gerdanlık ve künye takımı, bir adet taşlı yüzük, 3 adet altın yüzüğün ve .... 6300 marka bir adet cep telefonunun aynen iadesi yada ekonomik karşılığının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulü ile 21.68 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Nokia 6300 marka cep telefonu ile ilgili talepten feragat edildiğinden bu yöndeki talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davada; ziynet eşyalarının aynen iadesine yada (olmazsa) ekonomik olarak parasal değerinin tahsiline karar verilmesi istenilmiştir.Mahkemece ziynet eşyalarının aynen iadesine (ayar, adet ve gramları ile birlikte hükümde tek tek belirtilerek) olmadığı takdirde bilirkişi tarafından belirlenen miktarın hüküm altına alınmasına karar verilmesi gerekirken, sadece bedele ilişkin hüküm kurularak hem davalının infaz sırasında seçimlik hakkının kullanılmasının (aynen iade veya bedeli tercih etmesi) bertaraf edilecek ve ayrıca HUMK 388 ve HMK 297 maddesine aykırı infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 990 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 27.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.