Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11260 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 8605 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacılar vekili dilekçesinde; 20.08.2011 tarihinde davalı kuruma ait elektrik iletim hatlarında meydana gelen arıza nedeniyle çıkan yangında davacılara ait ağaçların ve damlama sulama sisteminin zarara uğradığını ileri sürülerek 11.112,50 TL maddi zararın tazminini dava ve talep etmiştir. Davalı kurum vekili cevabında; yangının meydana gelmesinde kusur ve ihmallerinin bulunmadığını, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davanın kabulü ile 11.112,50 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Bir davada taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK.m.6). Somut olayda davalı kurum vekili, yangının davalı kuruma ait olmayan abone hattından çıktığını, yangının çıkmasında davalı kurumun kusur ya da ihmalinin bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini iddia etmiş, 23.02.2012 tarihli dilekçesi ile de iddiasını ispat için delillerini hasretmiştir. Davalı kurumun, delil dilekçesinde dayandığı ve davalı kurum elemanlarınca düzenlenen 20.08.2011 tarihli tutanakta “yapılan incelemede yangının çıkış nedeni abonenin direkte nh panosu olmadığından abonenin kendi kablosu yanarak kurumumuza ait ağaç direğinde yanmasına sebep olmuştur” ibarelerinin yer aldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece davalı kurumun dayandığı 20.08.2011 tarihili tutanak içeriğiyle ilgili olarak bilirkişiden rapor alınmadığı gibi mahkemece bu delil karar yerinde tartışılmadan hüküm tesisi yoluna gidilmiştir. Bilindiği üzere; haksız fiil nedeniyle oluşan zararın kapsamı belirlenirken, tarafların zararın oluşumundaki etki durumu tartışılmalı, müterafik kusurun varlığı halinde kusur durumuna uygun indirim yapılmalıdır. O halde, mahkemece, davalı kurum görevlilerince düzenlenen 20.08.2011 tarihli tutanak içeriğiyle ilgili elektrik mühendisi bilirkişiden ek rapor alınarak ve mahkemece bu delil karar yerinde tartışılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayanılarak hüküm tesisi doğru görülmemiştir. Bundan ayrı olarak; bilirkişiler, raporlarını hazırlarken dayanakları olan özel ve somut nedenleri belirtmek zorundadır. Ayrıca, raporlar bilimsel verilere dayanmalı ve resmi veriler rapor ekine alınmalıdır. Ancak, bu şekilde hazırlanmış rapor denetime açık olup, mahkemece değerlendirilerek hükme esas alınabilir. Somut olayda; hükme esas alınan ziraat bilirkişisi raporunda;ağaç değerleri İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü'nün rayiç değerleri esas alınarak belirlendiğini belirtmiş ise de, dosya içerisinde resmi birimlerden alınmış bilgi ve belge bulunmamaktadır. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.