Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11194 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 11238 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dilekçesinde; davalı idare tarafından, kendisine ait abonelikte kaçak elektrik kullanıldığından adına 2691 TL ceza tahakkuk ettirildiğini, evin 20 yıl önce davalı Gühertaç'a satıp kendisinin ...'a gittiğini, evi sattığı kişinin de evi dava dışı kişiye kiraladığını, idarece bu şahıstan teminat olarak senet alındığı ve borcun taksitlendirildiğini belirterek, borçlu olmadığının tespitini istemiştir.Davalı (...) vekili cevabında, davanın husumetten reddini dilemiştir.Davalı ... cevabında, evi davacıdan alıp dava dışı ...'e kiraladığını, idarece kaçak elektrik kullandığından kişiye ceza kesildiğini, ödemeden evden ayrıldığını, evi kendisinin kullanmadığını belirterek davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, tapu kaydı ve cezaya ilişkin borç taksitlendirme evrakları gözönüne alındığında, taşınmazın 1987 yılında davalı ...'a tapuda satışı yapıldığı, satım sonrası davacının aboneliğini sona erdirmediğinin anlaşıldığı, ancak davalının söz konusu dönemde aboneliği sürdürse de fiili kullanım?? bulunmadığı, dava dışı kiracı ile davalı arasında taksitlendirme protokolü imzalandığı, davacının borçlu olmadığı gerekçe gösterilerek, davalı ... yönünden davanın kabulü ve diğer davalı yönünden davanın husumetten reddine karar verilmiştir.Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmektedir. Elektrik sözleşmesini imzalayan ve daha sonra aboneliğini iptal ettirmeyen abone, tesisatta kullanılan elektrik bakımından elektrik dağıtım şirketine karşı sözleşme gereği sorumlu olduğu gibi, elektrik sayacının muhafazası konusunda da sorumluluğu devam eder. Buna göre, fiili kullanıcıya karşı rücu hakkı mevcut olan abonenin sözleşmesi iptal edilmediği sürece, fiili kullanıcı ile beraber elektrik dağıtım şirketine karşı kaçak elektrik kullanımı ve normal kullanım bedelinden dolayı sorumluluğunun devam edeceği kuşkusuzdur.Somut olaya gelince, davacının dava konusu tesisata ilişkin elektrik aboneliği mevcut olup, taşınmazını davalıya sattığı, onun da dava dışı şahsa kiralandığı ve dava dışı şahıs tarafından kullanıldığı, ancak davalının aboneliğinin iptal edilmemiş olduğu sabittir. Hal böyle olunca, davalının aboneliğini iptal ettirmeden taşınmazı terk ederek dava dışı şahsın elektriği kaçak olarak kullanması nedeniyle, kaçak kullanım bakımından da davalının mevcut abonelik gereği sorumluluğunun devam ettiğinin kabulü gerekir. (HGK'nun 27/04/2011 gün ve 2011/19-104-239 sayılı kararı gibi)Mahkemece, yukarıda belirtilen hususlar gözardı edilerek, yanılgılı değerlendirme ve yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.