Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11131 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 17277 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 8. AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 03/06/2014NUMARASI : 2014/210-2014/401Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine (görev yönünden) yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dilekçesinde;davalının, davacının eşinin kız kardeşi olduğunu,davacı C...K... ile dava dışı eşi Z... K...'in 1994 yılında evlendiklerini ve aralarında görülen boşanma davasının halen derdest olduğunu, davacının sahip olduğu menkul,gayrımenkul,nakit para,altın vb. malvarlığı değerlerine ilişkin evlilik birliği içerisinde dava dışı eşine tasarruf yetkisi verdiğini, evdeki kasanın anahtarlanın da dava dışı eşinde bulunduğunu, dava dışı eşinin sahip olduğu bu yetkiye dayanarak davalı ablası F.. F.. ile birlikte davacıya ait hesaplarda bulunan para ve kıymetli eşyaları çekerek kendisi ve davalı ablası adına açtırdıkları hesaba aktardığını belirterek, dava konusu mücevher ve değerli madenlerin aynen davalıdan istirdadına,olmadığı takdirde dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 10.000 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; açılan davayı kabul etmediklerini,davacının annesine ait olan bir kısım eşyalara ilişkin de talepte bulunduğunu, müvekkili davalı F.. F.. ile davacı arasında sıhri hısımlık ilişkisi mevcut olup, bu davalıya karşı aile mahkemesinde dava ikame edilemeyeceğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, davalı F.. F.. ile ilgili davanın, davalı Z... K... ile ilgili davadan tefriki ile ayrı bir esasa kaydına karar verilmiş ve yapılan yargılama neticesinde, davanın miras yoluyla intikal eden ve ortak hesaba aktarılan paranın davalı tarafça çekilmesine dayalı olarak sebepsiz zenginleşme hükümleri kapsamında açılan alacak davası olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş,hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak,6100 Sayılı HMK 331/2 maddesine göre, “Görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi hâlinde, yargılama giderlerine o mahkeme hükmeder. Görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkeme dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkûm eder.” HMK 323/ğ maddesi gereği vekalet ücreti de harçlar gibi yargılama giderlerindendir. Mahkemenin verdiği görevsizlik kararının kesinleşmesi ve başka mahkemeye gönderilmesi işlemleri ve sonucu beklenilmeden gerekçeli kararla birlikte yargılama giderlerine hükmetmesi hatalıdır. Ancak,bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm fıkrasının 5. bendinin hükümden çıkarılarak hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.