MAHKEMESİ : UŞAK 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 06/05/2014NUMARASI : 2009/207-2014/276Taraflar arasındaki sebepsiz zenginleşmeden doğan alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dilekçesinde; davaya konu taşınmazın tarafların murisi N.. S.. adına kayıtlı olduğunu, murisin talebi üzerine davacının taşınmaz üzerinde bulunan binaya, su aboneliğinin alınması, su sayacı ile 4 adet çeşme ve 8 boy su borusu, 10 adet su borusu dirseği takılması, ana bağlantıları sağlamak için kepçe çalıştırılması, birikmiş elektrik borcunun ödenmesi, elektrik sayacının değiştirilmesi, elektrik tesisatının yenilenmesi, prizler ve florasan takılması, elektrik sayacının dışarıya çıkarılması,çatı yapımı için kiremit, oluklu kremit alınması, evin üstünün sıvanması, 2 kanatlı demir kapı yapılması, balkon tamiratı, odunluk ve garaj yapımı v.b. gibi iyileştirmeleri ilave ederek gayrimenkulü zenginleştirdiğini, ancak gayrimenkulün satılmasının istendiğini ve davacıdan ecrimisil davası ile alacak talep edildiğini ifade ederek, yapılan iyileştirmelere ilişkin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 7.000 TL ‘nin faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı L...B..., davacının uzun süredir dava konusu taşınmazda yaşadığını, kira vermediğini, yapılan masrafların kendisini ilgilendirmediğini, rızası dışında yapıldığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar M.. S... ve N.. A.. vekili, gayrimenkulün öncesinde tarafların murisi olan anneleri Fadime’ye ait iken kadastro tespitinde taraflara ve babalarına kaldığını, davacının ölene kadar babası ile, ölümünden sonra da kendisinin taşınmazda yaşadığını, iyileştirmeleri yaşadığı sürede kullanmadan dolayı yaptığını, müvekkillerinin rızasını almadığını, istenen miktarın fahiş olduğunu, taşınmazın bina değerinin Sulh Hukuk Mahkemesinde 6.016 TL olarak tespit edildiğini, 7.000 TL masraf yapıldığının ifade edilmesinin dahi davanın haksız olduğunu gösterdiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; taşınmazda tarafların iştirak halinde malik oldukları, iyileştirmeler için aralarında alınmış karar bulunmadığı, iyileştirmelerin binanın değerini artırıcı nikelikte olmadığı, davalıların sebepsiz zenginleşmelerinden söz edilemeyeceği gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Somut olayda, beyanına başvurulan davalı Necla'nın eşi tanık K.. A.., davacının 2000 yılında dava konusu taşınmazda ikamet eden babasının yanına taşındığını ve onun 2003 yılında vefatından sonra ve halen taşınmazda oturmakta olduğunu, davacının tanığı olan eşi Hüseyin de yaklaşık 11 sene önce taşınmazda oturmaya başladıklarını ifade etmiş olup, dinlenen diğer taraf tanıklarının beyanları da aynı yöndedir.Davacının giderler yaptığını iddia ettiği taşınmaz halen kendisinin zilyetliğinde (elinde) bulunmaktadır. O halde mahkemece davacının yaptığı iyileştirmelere yönelik isteminin, sebepsiz zenginleşme olgusunun henüz gerçekleşmediği, davacının dava hakkı doğmadığı nazara alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması doğru değil ise de; sonucu itibariyle davanın reddi doğru olup hükmün gerekçesinin açıklandığı şekliyle değiştirilmek suretiyle ONANMASINA, 2.50 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 15.06.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.