MAHKEMESİ : ANTALYA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 08/04/2014NUMARASI : 2013/195-2014/155Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı M... L... Turz.San. Ve Tic.Ltd.Şti vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dilekçesinde; davacı kurum görevlilerince yapılan kontrollerde davalı şirketin S... Mah. ... . İ...Cad. ... Ada No:... P... A.../ ANTALYA adresinde bulunan taşınmazda davalı adına 04.10.2010 tarihli Kaçak Su Kullanım Tutanağı düzenlendiğini, bu adresin davalının Ticaret Sicilinde kayıtlı adresi olduğunu, tutanağın davalı şirket yetkilisi tarafından imzalandığını, davalı adına abonesiz su kullanımı kayıt numarası oluşturularak 2010/11 dönemine borç tahakkuk ettirildiğini, aynı adreste davalı hakkında 30.12.2010 tarihli İstihbarat Bilgi Toplama Formu düzenlendiğini, davalı şirketin aynı taşınmazda su kullanımını sürdürdüğü bilgisi nedeniyle borç tahakkuk ettirildiğini, diğer davalı A.. Y..'ın 31.05.2011 tarihinde davacı kuruma başvurarak 6111 Sayılı Yasa kapsamında ödeme talebinde bulunması üzerine borç taahhüt sözleşmesi imzalandığını, böylece A.. Y..'ın borcu ödeme konusunda davacı kuruma karşı yükümlülük altına girdiğini, tutanakların şirket sorumlusu G.. Ç.. tarafından imzalandığını, diğer davalının da ödeme taahhüdü nedeniyle davalı şirket ile birlikte müşterek ve müteselsil sorumlu olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 12.764,92.-TL asıl alacak, dava tarihine kadar işlemiş 2.814,66.-TL yasal faiz, 225,17.-TL faizin KDV'si olmak üzere toplam 15.804,75.-TL'nin davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, davalılardan A.. Y..'ın imzaladığı 31.05.2011 tarihli taahhütnamede toplam borç tutarının 7.873,00.TL olarak belirtilmesi nedeniyle sorumlu tutulacak ise bu miktar ile sorumlu tutulması gerektiğini, kaçak su kullanım tutanaklarını da kabul etmediklerini belirterek davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece; hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılardan M...L... Turz. San. ve Tic.Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmiştir.HMK.nun 266 ve devamı maddeleri uyarınca çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde hakim bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Bilirkişi raporunu hazırlarken, raporun dayanağı olan somut ve özel nedenleri bilimsel verilere uygun olarak göstermek zorundadır. Hakim, kendisinin sahip olmadığı özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişiye başvurur. Bu nedenle, bilirkişinin kendisinden sorulan husus hakkında, özel ve teknik bir bilgiye sahip olması, başka bir deyişle o konuda uzmanlaşmış olması gerekir. HMK.'nun 278-279.maddesine göre, bilirkişi raporu; Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde bilgi ve belgelere dayanan gerekçe ihtiva etmelidir. Ancak, bu şekilde hazırlanmış raporun denetimi mümkün olup, hükme dayanak yapılabileceğinin gözden uzak tutulmaması gerekir.Hükme esas alınan emekli şef bilirkişisinden alınan rapora bakıldığında; dava konusu tahakkuklara ilişkin olarak denetime elverişli şekilde hesaplama yapılmamış, sadece davacı kurumun tahakkukları esas alınmış, ayrıca açıklayıcı ve ayrıntılı bir hesaplama yapılmamıştır. Mahkemece bu rapor doğrultusunda karar verilmiştir. Ayrıca görüşlerine başvurulan bilirkişinin de konunun uzmanı olmadığı, dolayısıyla raporun eksik, yetersiz ve denetime elverişsiz olduğu anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporu, gerek bilirkişinin konunun uzmanı olmaması gerekse de içeriğinin ayrıntılı ve açıklayıcı olmaması nedeniyle hüküm kurmaya yeterli ve Yargıtay denetimine elverişli görülmemiştir.Bu durumda mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilerek, dava dosyasının önceki bilirkişi dışında oluşturulacak ve su tüketim hesabı konusunda uzman üç kişilik mühendis bilirkişi kuruluna verilerek, gerekirse keşif de yapılarak, rapora itirazları da karşılayacak şekilde, davaya konu kaçak su tahakkuk tarihinde yürürlükte bulunan ilgili mevzuat hükümleri dikkate alınarak, davacı kurum tarafından istenebilecek bedelin hesaplattırılması suretiyle, hüküm kurmaya ve denetime elverişli bir rapor alınarak, varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, konusunda uzman olmayan yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya uygun görülmemiş, bozmayı geretirmiştir.Bozma nedenine göre; sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ;Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.