MAHKEMESİ :ASLİYE ... MAHKEMESİTaraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 1984 yılında evlendiklerini, müşterek iki çocuklarının bulunduğunu, davalının 30 yıldır yurtdışında olduğunu, davacı ve çocukları ile ilgilenmediğini belirterek eğitimine devam eden müşterek çocuk için 350 TL, davacı kadın için 750 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının isteyerek müşterek haneyi terk ettiğini, davalının ve çocuklarının ihtiyaçlarını karşıladığını, müşterek çocuğun davalının yanında kaldığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, davacı kadın için 400 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş, müşterek çocuk için talep edilen tedbir nafakasının reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava tedbir nafakası istemine ilişkindir.4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun .... maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere Türk Medeni Kanununun 118-395 maddelerinden kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılacağını hükme bağlamıştır.........2005 tarih ve .../673-617 sayılı HGK kararı uyarınca Aile Mahkemesi kurulmayan yerlerde Hakimler ve Savcılar ... Kurulunca belirlenen Asliye ... Mahkemelerinde davanın Aile Mahkemesi sıfatı ile görülüp karara bağlanması gerekir.Görev kamu düzenine ilişkindir. Mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Nafaka istemine ilişkin davaya Aile Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken, Asliye ... Mahkemesi olarak yargılamaya devam edilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve şimdilik diğer yönlerin incelenmesine mahal olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.