Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10550 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 5805 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : DENİZLİ 1.SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 18/09/2012NUMARASI : 2010/393-2012/1054Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı, aboneliği dava dışı kişi adına kayıtlı işyerinde davalının kiracı olarak faaliyette bulunup fiilen elektrik kullandığını, kullanılan elektrik fatura bedelini ödememesi nedeni ile davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalının borca itirazı üzerine takibin durduğunu öne sürerek, itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiş; daha sonra yargılama sırasında takibe konu bedelin ödendiğini, davalı tarafın davanın açılmasına sebebiyet verdiğinden yargılama gideri yönünden davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.Davalı, kendi adına herhangi bir abonelik dosyasının bulunmadığını, kiracı olarak faaliyette bulunduğu işyerinde kullandığı elektrik bedelini kira bedeli ile birlikte mal sahibine ödediğini savunmuştur.Mahkemece, dosya kapsamına göre davanın reddine karar verilmiş, davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmiştir.Kararı, davacı temyiz etmiştir.HUMK.nun 417. ve HMK.nun ise 326.maddelerinde, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği açıklanmıştır. Davada iki taraftan her birinin kısmen haklı çıkması halinde, mahkemece, yargılama giderlerinin tarafların haklılık oranına göre paylaştırılacağı belirtilmiştir.HUMK.nun 423/6. ve HMK.nun 323.maddesinde vekâlet ücretinin de yargılama giderlerine dâhil olduğu vurgulanmıştır.Somut olaya gelince, abone olmaksızın elektrik kullanıldığının tespiti üzerine tahakkuk ettirilen elektrik bedelinin tahsili amacıyla davacı tarafından davalı aleyhine takip başlatılmış, davalının itirazı üzerine takip durmuştur. İtirazın iptali talebiyle açılan iş bu davada, yargılama sırasında dava konusu borç ödenmiş ve dava konusuz kalmıştır. Mahkemece, davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermesi ve yargılama giderleri bakımından davanın açılmasına neden olan taraf belirlenerek, yargılama giderleri ile vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmekte olup; davacının abone olmaksızın, kiracı olarak faaliyette bulunduğu işyerinde fiilen kullandığı elektrik bedelinin ödenmemesi nedeniyle takibin başlatılmasına ve davanın açılmasına sebebiyet verdiği kuşkusuzdur.Hal böyle olunca, HUMK.nun 417. (HMK 326) maddesi uyarınca yargılama giderlerinden davanın açılmasına sebep olan davalı tarafın sorumlu olduğu, davada vekille temsil edilen davacı lehine vekâlet ücreti takdiri gerektiği dikkate alınarak karar verilmesi ve davacının kötüniyeti ispatlanamadığından kötüniyet tazminatına hükmedilmemesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.