Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 9931 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 8470 - Esas Yıl 2009
Tebliğname No : 2 - 2009/13262MAHKEMESİ : Şişli 6. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 13/03/2008NUMARASI : 2008/273SUÇ : Elektrik HırsızlığıDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1- Katılan kurum tarafından gönderilen tesisat mühür listesinde abone ve sayaç numaralarının bulunmadığının anlaşılması karşısında; sayacın suç tarihinden önce kurum mührüyle mühürlenip mühürlenmediği araştırılarak, mühürlendiğinin tespiti halinde eylemin 765 sayılı TCK’ nın 492/2. maddesine uyacağı gözetilmeden, eksik araştırmayla yazılı şekilde, 765 sayılı TCK’ nın 491/ilk maddesi uyarınca hüküm kurulması,2- Suç tarihinin tespiti için sayacın hangi tarihte söküldüğü katılan kurumdan sorulup, abone olan sanık hakkında kaçak kullanım süresinin suç tarihinden önceki son okuma tarihi ile suç tarihi arasındaki süre olduğu gözetilerek, mahallinde bilirkişi marifetiyle keşif yapılıp kurulu güç tespit edilerek, kaçak kullanım süresi içinde tüketilmesi gereken elektrik miktarları belirlenip, belirlenen bu miktarlarından aynı dönem içinde sayacın kaydettiği tüketim miktarı düşüldükten sonra bulunan kaçak elektrik miktarının suç tarihindeki normal tarifeye göre hesaplanacak değerine göre, 765 sayılı TCK’ nın 522. maddesinin değerlendirilmesi gerekirken, dosya üzerinden inceleme yapan ve tutanağa konu iş yerinin 3 vardiya çalıştığını varsayıp, akım gücünü esas alan ve kaçak kullanım süresini 90 gün kabul eden yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak kaçak kullanım bedeli pek fahiş kabul edilerek TCK’ nın 522. maddesi uyarınca artırım yapılması, 3- Geçmiş mahkumiyeti bulunmayan ve katılan kurumun zararını gidermiş olan sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususundaki kanaat değerlendirilerek, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılamayacağına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, “açık ikrarı ve pişmanlığı bulunmadığı” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle hakkında CMK’ nın 321/5. maddesinin uygulanmamasına karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı CMUK’ nın 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakları gözetilerek bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak (BOZULMASINA), 30.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.