Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 9861 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 22911 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü; Suç tarihinde 15-18 yaş grubunda bulunan “çocuk” sanık hakkında, 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 35.maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi ile 5237 Sayılı TCK'nın 31.maddesinin üçüncü fıkrası hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, bu yaş gurubunda olan çocuklara sosyal inceleme raporu alınması için yasal bir zorunluluk bulunmadığından, tebliğnamedeki (1) nolu bozma düşüncesine iştirak edilmemiş, dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-) Suça sürüklenen çocuğa 5271 sayılı CMK.nun 150/2. maddesi uyarınca, mahkemesince Baroya yazı yazılarak suça sürüklenen çocuğu savunmak üzere bir avukatın görevlendirilmesi nedeniyle, zorunlu müdafii için ödenen avukatlık ücretinin, dosyadaki bilgilerden mali olanaklardan yoksun olduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuğa, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı olarak yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi,2-) 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/4. maddesi uyarınca suç tarihi itibariyle 18 yaşını tamamlamayan suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinde, hapse çevrilemeyeceği ancak aynı maddenin 11. fıkrasına göre işlem yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanunun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; 1-) Hüküm fıkrasından yargılama giderleriyle ilgili bölümün çıkartılarak yerine “ resmi ödenekten yapılan 18,00 TL davetiye giderinin suça sürüklenen çocuktan alınarak hazineye gelir kaydına,” ibaresinin eklenmesine,2-) Hüküm fıkrasından, "taksitlerin birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmının tamamının bir defada tahsiline ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin belirtilmesine, ”ibaresinin çıkartılarak “ödenmeyen adli para cezasının mahallin en büyük mal memurluğunca 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edileceği uyarısının yapılmasına” ibaresinin eklenmesine karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.