Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 9469 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4324 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : HırsızlıkHÜKÜM : Mahkumiyet,beraatDosya incelenerek gereği düşünüldü;Adli sicil kaydına göre tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanıklar ... ve ... hakkında 5237 sayılı TCK'nın 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimi ve denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.a)Sanık ... hakkında müşteki ...'a yönelik 3 nolu eylem dışındaki suçlara ilişkin hükümler, sanıklar ..., ..., ... hakkında verilen hükümler ile sanık ... hakkında müşteki ...'e yönelik 44 nolu eyleme ilişkin hükümlerin incelenmesinde:Sanıklar ... ve ... hakkında müşteki ...'a yönelik 18 nolu eyleme ilişkin hükümlerde koşulları bulunduğu halde TCK'nın 143. maddesinin uygulanmaması suretiyle eksik ceza tayini, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA,b)Sanık ... hakkında verilen beraat hükmünün incelenmesine gelince:Sanık müdafiinin temyiz isteminin vekalet ücretine yönelik olduğu ve hükmün esasını oluşturan kısa kararda sanık lehine vekalet ücretine hükmedilmediği belirlenerek yapılan incelemede;Kendisini vekille temsil ettiren sanık lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesi gereğince maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı kanunun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; ‘hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 1500,00 TL maktu vekalet ücretinin Maliye Hazinesi'nden alınarak sanığa verilmesine’ karar verilmek suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,c)Sanık ... hakkında Müşteki ...'a yönelik 3 nolu eyleme ilişkin hükmün incelenmesinde;Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;Müştekinin anlatımına göre suça konu aracın saat 05:45 İle 06:45 arasında çalınmış olması, suç tarihinde gece vaktinin ise saat 05:08 itibariyle sona erdiğinin anlaşılması karşısında, koşulları bulunmadığı halde TCK'nın 143. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, d)Sanık ... hakkında müşteki ...'a yönelik 24 nolu eyleme ilişkin hükmün incelenmesinde:Sanık ...'ın aşamalarda alınan tüm savunmalarında atılı suçu işlemediğini savunması karşısında; olay gecesi sanığın diğer sanıklar Yasin ve Ömer Baki ile buluştuğunun tesbiti ve sanık ...'nın soyut suç atması dışında sanığın yüklenen suçu işlediğine dair, cezalandırılmasına yeterli, her türlü kuşkudan uzak, hukuka uygun, kesin ve inandırıcı kanıtların neler olduğu karar yerinde gösterilmeden, hükümlülüğüne karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, e)Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde:Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;Sanıklar ... ve ...'nın olay günü suça konu araçta yakalanmaları biçiminde gelişen olayda, “sanık ...'in kullandığı araca otostop yapmak suretiyle bindikleri, daha sonra araçtan inen ...'in aracın çalıntı olduğunu söylemesi nedeniyle polisi görünce kaçtıkları” yönündeki birbiri ile uyumlu savunmalarının aksine üzerlerine atılı hırsızlık suçunu işlediklerine ilişkin her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, eylemlerinin TCK'nun 165. maddesinde tanımlanan suçu oluşturacağı gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 17.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.