Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 934 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 9819 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü : Sanığın temyiz kapsamı dışı sanık ... ....'le iştirak halinde çaldığı 100 metre uzunluğundaki kablonun ve 1.5 metre uzunluğunda 50 kg ağırlığındaki tırtıklı inşaat demirlerinin inşaat alanında kullanım gereği bulunduğu anlaşıldığı halde 5237 sayılı TCK’nın 142/1-e maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden TCK'nın 141. maddesinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini ve sanığın at arabası ile kaçarken mallarla birlikte yakalanması neticesinde malların mağdura iade edilmiş olması ve rızanın olmaması nedeniyle şartları oluşmamasına rağmen anılan yasanın 168/1. maddesi gereğince etkin pişmanlık hükümleri uygulanarak cezadan indirim yapılması aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi'nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.Yapılan duruşmaya, toplanan delillere mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Mükerrirlere özgü infaz rejimi ve denetimli serbestlik tedbirinin ne şekilde uygulanacağı, süresi ve bu hususta karar verecek mercii 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun'un 108. maddesinde düzenlenmiş olup aynı maddenin 5. fıkrasında tekerrür dolayısıyla belirlenen denetim süresinde koşullu salıvermeye ilişkin hükümlerin uygulanacağı belirtildiğinden denetimli serbestlik tedbirinin süresinin infaz aşamasında 5275 sayılı Kanun hükümleri uyarınca belirlenmesinin gerektiği gözetilerek 5237 sayılı TCK'nın 58/7. maddesi gereğince sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağının belirtilmesiyle yetinilmesi gerekirken infazı kısıtlar biçimde bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanığı temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanun'un 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan, hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin paragraftan “ 1 yıl süreyle ” biçimindeki ibarenin çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 30/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.