Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9221 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 29773 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü:Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1- Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuğun, 5237 sayılı TCK'nın 31/2 maddesi uyarınca işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılamadığı veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediği yönünden rapor alınması gerektiği gözetilmeden, anılan hususları içermeyen ve suça sürüklenen çocuğun işlediği hırsızlık suçunun farik mümeyyizi olduğuna ilişkin yetersiz rapor ile yetinilerek eksik kovuşturma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,2- Müşteki...'ın 04/05/2011 tarihli yazısında; çalınan kablonun, yer altı kablosu olduğunun, daha önce elektrik panosundan bahse konu direğe çıkarak şebekeyi enerjilendirdiğinin, ancak yer altı kablosunda meydana gelen arıza nedeniyle hemen yanına yeni bir kablonun çekildiğinin ve şebekeden irtibatının kesilerek boşta bırakıldığının belirtilmesi karşısında; suça sürüklenen çocuğun suç tarihinde faal olmayan ve bu şekilde kamu yararına veya hizmetine tahsis edilmemiş olan suça konu kabloları çalması şeklinde gerçekleşen eyleminin, 5237 sayılı sayılı TCK'nın 141/1 maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle hakkında fazla ceza tayin edilmesi, 3- 16/03/2011 tarihli yakalama tutanağında, saat 20.30 sıralarında belirtilen adreste kabloları kesen şahıslar olduğunun anons edildiğinin belirtildiği, yine temyiz dışı ... soruşturma aşamasında alınan savunmasında, saat 20.00 sıralarında suça konu kabloyu aldıklarını beyan ettiği, UYAP'tan alınan güneşin doğuş ve batış çizelgesine göre suç tarihinde gece vaktinin saat 18.20'de başladığı, bu suretle hırsızlık suçunun gece vakti işlendiğinin anlaşılması karşısında, hakkında 5237 sayılı TCK'nın 143. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,4- Hırsızlık ihbarı üzerine olay yerine giden kolluk görevlilerinin, çevrede yaptığı araştırma sonucunda suça sürüklenen çocuğu suça konu kablolarla birlikte yakaladığının ve böylece rızai bir iadenin söz konusu olmadığının anlaşılması karşısında, koşulları oluşmadığı halde etkin pişmanlık hükümlerini düzenleyen 5237 sayılı TCK'nın 168/1 maddesinin uygulanması,Bozmayı gerektirmiş, müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 16/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.