Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 91 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 14874 - Esas Yıl 2010





Tebliğname No : 2 - 2008/200438MAHKEMESİ : Ankara 12. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 23/05/2008NUMARASI : 2007/435 (E) ve 2008/427 (K)SUÇ : Elektrik enerjisi hırsızlığı Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Hükmün gerekçe kısmında kaçak elektrik tutarı teşdit sebebi sayılarak alt sınır aşılarak ceza verileceğinin belirtildiği halde 765 Sayılı TCK.nun 492/2.maddesi uyarınca temel cezanın alt sınırdan 2 yıl hapis cezası olarak belirlenmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Suç tarihinde, Tedaş görevlileri tarafından sanığın işyerinde yapılan kontrolde kaçak elektrik kullandığının iddia edildiği olayda, 28.02.2005 tarihli suça konu kaçak elektrik tespit tutanağında kaçak kullanıma dair bir bulgudan söz edilmemesi, müşteki kurum tarafından Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan suç duyurusunda ise akım trafosuyla oynandığı görülerek oran testi yapılmış ve oranı doğru sağlamadığının belirtilmesi karşısında, tutanak düzenleyicileri dinlenip, suç tarihinden önceki ve sonraki birer yıllık tüketim belgelerinin getirtilerek, işyerindeki kurulu güce göre tutanak tarihinden önceki ve sonraki dönemlere ait tüketim ortalamaları tespit edilip, karşılaştırılmak suretiyle tutanak tarihinden sonra tüketimde bariz bir artma olup olmadığı hususunda bilirkişiden rapor alınarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Kabule göre de, A-11.01.2004 tarihli sayaç inceleme ve mühürleme tutanağı içeriğinde mühürleme yapıldığı belirtilmiş ise de, tutanağın matbu olarak hazırlanması ve tutanakta mühürleme yapıldığına dair pens numarası ve mühürlemenin ne şekilde yapıldığı konusunda açıklama bulunmadığı anlaşılmakla, suça konu sayacın suç tarihinden önce katılan kurum tarafından mühürlenip mühürlenmediği katılan kurumdan sorulup tereddüde yer bırakmayacak şekilde belirlenip sanık tarafından kaçak olarak tüketilen elektrik bedeli normal tarifeye göre bilirkişiye hesap ettirildikten sonra, 765 sayılı TCK’nun 491/ilk maddesi ile 522/1. maddesinin cezadan indirimi içeren hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı belirlendikten sonra 765 Sayılı TCK ile 5237 Sayılı TCK.nun ilgili hükümlerinin karşılaştırılması gerektiği gözetilmeden, suça konu sayacın suç tarihinden önce mühürlenip mühürlenmediği araştırılmadan ve katılan idarenin bildirdiği kaçak elektrik tarifesi uyarınca hesaplanmış değeri esas alınarak sanık hakkında 5237 Sayılı TCK hükümlerinin lehe olduğunun kabulü ile yazılı şekilde hüküm kurulması, B-Soruşturma aşamasında suça konu zararın ödenmediği belirtilmiş ise de, temyiz dilekçesi içeriğine göre, yargılama sırasında ödeme yapıldığının belirtilmesi karşısında katılan kurumdan suça konu kurum zararının ödenip ödenmediği araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiğinin gözetilmemesi, C-Sanığın kaçak elektrik bedelini ödediğinin belirlenmesi durumunda, adli sicil kaydındaki 3167 Sayılı Çek Kanununun 13/1.maddesi uyarınca hükmolunan mahkumiyet kararlarının hukuki sonuçları araştırılarak hükümden sonra 08.02.2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasa’nın 562.maddesi ile değişik 5271 sayılı CMY’nın 231. maddesi uyarınca; ve bu maddenin 6.fıkrasına 25.07.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 Sayılı Yasanın 7.maddesi ile eklenen cümle de gözetilerek; hükmolunan cezaların tür ve süresine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 16.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.